23. Hukuk Dairesi 2015/6401 E. , 2016/2684 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı kooperatif tarafından müvekkiline zirai alet ve makine kredisi aldığından bahisle ödeme yazısı gönderildiğini, müvekkilinin davalıya böyle bir borcu olmadığını, sadece 1995 yılında hayvan kredisi aldığını, bunları ödediğine dair makbuzları bulunduğunu, borçlu olduğunu gösterir senetlerin sahte olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının davalıya 2.693,00 TL borçlu olduğunun, bunun dışında borçlu olmadığının tespitine ilişkin kurulan hüküm, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 09.09.2013 tarih, 4245 E., 5205 K. sayılı ilamı ile, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddiyle, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK"nın 88 ve 120. maddelerindeki düzenleme, somut olay bakımından değerlendirilerek, işlemiş temerrüt faizi oranı ve miktarı bakımından gerektiğinde bilirkişiden denetime elverişli bir rapor alınmak ve sonucuna göre bir hüküm kurulmak üzere bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davanın kısmen kabulü ile dava tarihi olan 25.03.2003 tarihi itibariyle davalının davacı kuruma tespit edilen 1.296,00 TL borcu dışında borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece verilen ilk karar, Dairemiz"ce davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile sadece işlemiş temerrüt faizi oranı ve miktarı yönünden bozulmuş olup, asıl alacak tutarı ile ilgili davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ve bozma ilamına uyulmasıyla asıl alacak tutarı yönünden davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur.
Mahkemece, bozma ilamından sonra alınan bilirkişi raporunda, ilk raporda dikkate alınmayan dört adet makbuz toplamı, asıl alacak tutarından düşülerek Dairemiz bozma ilamı da dikkate alınarak, davacının borcu hesaplanmıştır.
.../...
S.2.
Bu durumda mahkemece, bilirkişiden dört adet makbuz tutarı düşülmeksizin hesaplanan asıl alacak tutarının davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğu gözetilerek sadece işlemiş faiz tutarı yönünden bozma ilamı doğrultusunda davacının borcu ile ilgili ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli ek rapor alınıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Öte yandan, 25.03.2003 olan dava tarihinin gerekçeli karar başlığında 20.01.2014 olarak yazılmış olması ve hüküm fıkrasında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerekirken, davalının davacıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi de hatalı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.