Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16936
Karar No: 2017/5034

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/16936 Esas 2017/5034 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/16936 E.  ,  2017/5034 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında, ... ilçesi, ... köyü 221 ada 16 parsel nolu taşınmaz 17.177,67 m2 yüzölçümü ile çalılık ve kayalık vasıyla senetsizden ... adına, 171 ada 2 parsel nolu taşınmaz 1.076,46 m2 yüzölçümü ile bahçe vasfıyla senetsizden ... köyü tüzel kişiliği adına tespit görmüşlerdir.
    Davacı 26.01.2007 tarihli dilekçesinde; 106 adanın kuzeyinde yol olarak ayrılan kısımların ile 171 ada 2 parselin kendi adına ve 221 ada 16 parselin muris ... adına tescillerini talep etmiştir.
    Mahkemece 106 parsel yönünden davanın reddine, 171 ada 2 parselin davacı adına 221 ada 16 parselin davacının murisi adına tescillerine karar verilmiş hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 23.03.2010 tarih,... Esas, ... sayılı kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında; “...Kadastro davalarında, tespit kim ya da kimler adına yapılmışsa, o kişilere husumet yöneltilerek dava açılması gerekir. Somut olayda 171 ada 2 parsel köy tüzel kişiliği, 221 ada 16 parsel ise ... adına tespit edilmiş, davacı herhangi bir kişiye husumet yöneltmeden davayı açmış, yargılama sırasında ve askı ilanından sonra ... ve köy tüzel kişiliği davaya dahil edilmiştir. Yargılama aşamasında ... ve köy vekili davanın husumet ve esastan reddini istedikleri halde, mahkemece davanın esası hakkında hüküm kurulmuş, karar köy tüzel kişiliği vekiline tebliğ edilmemiş, köy tüzel kişiliğinin vekili karar başlığında gösterilmemiştir. O halde, mahkemece yapılacak iş, kadastro mahkemesinde parseller hakkında usulen ve süresinde dava açılmamış olduğu ve tespit maliklerinin davaya dahil edildiği tarihte de tespit tutanakları kesinleştiğinden, 171 ada 2 ve 221 ada 16 sayılı parsel tutanaklarının onaylı örneklerinin dava dosyası içinde bırakılarak asılları ve eklerinin kesinleşen tespit gibi işlem yapılması için tapu müdürlüğüne gönderilmesi ve davanın görev yönünden reddine ve dava dosyasının görevli hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken davanın esası hakkında karar verilmesi...” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, davanın görev yönünden reddine, dava konusu 171 ada 2 ve 221 ada 16 sayılı parsellerin tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm ... tarafından vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 29.05.2012 tarih, ... E.-... K. sayılı kararı ile düzelterek onanmıştır. Hükmüne uyulan Yargıtay kararında: ""...Mahkemece, görevsizlik kararı verildiği halde kendisini vekil ile temsil ettiren davalı ... lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Görevsizlik kararları nihai kararlardan

    olup, 25.04.1945/7-9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Somut olayda davalı ... yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle, hüküm fıkrasına, "Davalı ... vekilinin sarf ettiği emek ve mesaisine karşılık 3402 sayılı Kanunun 31/3. maddesi uyarınca 150.00.- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ...ye verilmesine,” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi göndermesiyle HYUY" nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle onanmasına..." gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece dosya görevli sulh hukuk mahkemesine gönderilmiş, mahkemece 106 parsel yönünden davanın reddine, 171 ada 2 parselin davacı adına 221 ada 16 parselin ise ziraat arazisi vasfıyla davacının murisi adına tescillerine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 1972 yılında yapılmış ve 02.06.1974 tarihinde kesinleşmiştir. 2005 yılında 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması yapılarak, 12.07.2007 tarihinde kesinleşmiştir.
    İncelenen dosya kapsamına göre, dava davacı gerçek kişi tarafından, davalı ... köy tüzel kişiliğine karşı husumet yöneltilerek açılan tapu iptali ve tescil davasıdır. 6100 sayılı HMK"nın 50. maddesinde medenî haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanın davada taraf ehliyetine de sahip olacağı, 51. maddesinde dava ehliyetinin medenî hakları kullanma ehliyetine göre belirleneceği, 114/d maddesinde ise taraf ve dava ehliyetinin dava şartlarından olduğu ve 115. madde uyarınca da mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı belirtilmektedir.
    4721 sayılı TMK"nın 47, 48, 49 ve 50. maddelerinde de tüzel kişiliğin kazanılması, hak ehliyeti ile fiil ehliyeti ve bunun kullanılmasına ilişkin hükümler yer almaktadır.
    442 sayılı Köy Kanununun 37/7 maddesi uyarınca da köy tüzel kişiliği adına dava açmak ve açılan davayı takip yetkisi köy muhtarına aittir. Köy muhtarının hukukî bir engelinin çıkması durumunda bu yetki aynı Kanunun 33/b maddesine göre köy derneğinin seçeceği temsilciye tanınmıştır.
    Ancak, On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair 6360 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince;
    1) Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Ordu, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van illerinde, sınırları il mülki sınırları olmak üzere aynı adla büyükşehir belediyesi kurulmuş ve bu illerin il belediyeleri büyükşehir belediyesine dönüştürülmüştür.
    2) Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, Erzurum, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Konya, Mersin, Sakarya ve Samsun Büyükşehir Belediyelerinin sınırları il mülkî sınırlarıdır.
    3) Birinci ve ikinci fıkrada sayılan illere bağlı ilçelerin mülkî sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır.
    Aynı Kanunun Geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrasında; "1. maddeye göre tüzel kişiliği kaldırılan belediye ve köylerin mahkemelerde süren davalarında katıldıkları ilçe belediyesi taraf olur" hükmü yer almaktadır.
    Bu hüküm Kanunun "Yürürlük" başlıklı 36. maddesi uyarınca ilk mahalli idareler genel seçiminin yapıldığı 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

    Somut olaya gelince; davalı köyün 6360 sayılı Kanunun yukarıda belirtilen hükümleri gereğince tüzel kişiliği kaldırılarak mahalle olarak ... ilçesinin belediyesine katılması nedeniyle görülmekte olan davada taraf sıfatı kalmamıştır. Hal böyle olunca, mahkemece; 6360 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası gereğince, davalı köyün bağlı bulunduğu İlçe Belediye Başkanlığı yanısıra Büyükşehir Belediye Başkanlığının davaya katılımları sağlanarak taraf teşkili oluşturulmalı, delilleri toplanmalı, ondan sonra davanın esası hakkında bir karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 06/06/2017 günü oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi