5. Hukuk Dairesi 2019/9501 E. , 2020/9905 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince istinaf isteminin davalı vekili yönünden esastan reddine, davacı idare vekili yönünden kabulü ile HMK"nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince davalı vekili yönünden esastan reddine, davacı idare vekili yönünden kabulü ile muhdesatın aidiyeti ve teslimine ilişkin yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa niteliğindeki ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi ... ada ... parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki yapıya aynı Kanunun 11/1-h maddesi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek, ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumu dikkate alınmak suretiyle değer biçilmesine ve tespit edilen bedelin davacı idarenin kıymet takdir komisyonu raporunda belirlenen kısmının hükmün kesinleşmesi beklenmeden, kalan kısmının ise Kamulaştırma Kanununun 7139 sayılı Kanun ile değişik 10. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davalı tarafa ödenmek üzere bloke edilmesine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı davalı vekilince yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, davacı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile muhdesatın aidiyeti ve teslimi yönünden HMK"nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Kamulaştırma Kanunu"nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal alınan taşınmaz satışının baba ile oğul arasında gerçekleştiği anlaşıldığından, yakın akrabalar arasındaki özel amaçlı bir satışı emsal kabul eden bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere olan mesafesini de gösterir krokisi fen bilirkişisine işaretlettirilip, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince, idarenin kıymet takdir komisyonunca belirlenen bedel ile tespit edilen bedel arasındaki farkın kesinleşen karara göre davalıya ödenmek üzere üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verildiği ve fark bedelin davalıya karar tarihi itibariyle ödenemeyeceği göz önünde bulundurulduğunda, bu kısım için işletilecek yasal faizin bitiş tarihinin kararın kesinleşme tarihi olması gerektiği gözetilmeden, tespit edilen kamulaştırma bedelinin tamamı için karar tarihine kadar yasal faize hükmedilmesi,
Doğru olmadığı gibi,
3-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden,
Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin hükmünün açıklanan nedenlerle HMK"nın 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine,12/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.