KARAR Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Sanığın suçlamaları kabul etmediği, soruşturma aşamasında dinlenen tanık ..."ın da sanığın beyanlarını doğrulayan ifadesi karşısında, soruşturma aşamasında dinlenen tanık ... dinlenilerek, mağdur ve tanık beyanları yöntemince irdelenerek, hangi beyana hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp tartışıldıktan sonra sonucuna kasten yaralama suçu yönünden TCK’nın 29., hakaret suçu yönünden ise anılan Kanunun 129. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, 2- Sanığa isnat olunan hakaret eyleminin, TCK"nın 125/1. maddesi kapsamındaki takibi şikayete bağlı olduğu ve mağdurun hükümden sonra şikayetinden vazgeçtiğini beyan etmesi karşısında, TCK"nın 73/6 uyarınca sanığa, şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak sonucuna göre, CMK"nın 223/8. maddesi gereğince şikayet yokluğu nedeniyle düşme kararı verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ... ile O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki isteme kısmen aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28/02/2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.