1. Hukuk Dairesi 2016/17023 E. , 2018/10330 K.
"İçtihat Metni".....
Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Bilindiği üzere;tarafların tüm delilleri toplanıp, tetkik edildikten, son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin HMK."nun 298. maddesi uyarınca kararı gerekçesi ile birlikte (tam olarak) yazması ve hüküm sonucunu HMK"nun 297/2. maddesinde öngörülen biçimde tefhim etmesi asıldır.
Ne var ki, uygulamada HMK"nun 294. maddesinin getirdiği imkândan faydalanarak bazı zorunlu nedenlerle sadece hükmün sonucu tutanağı geçirilip tefhim edilmekte, gerekçeli karar daha sonra yazılmaktadır.
Öte yandan,HMK."nun 297. maddesinde hükmün kapsamının hangi hususları içereceği düzenlenmiş olup, aynı maddenin (c) fıkrasında "" Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerini"" içermesi gerektiği belirtilmiş olup;bu bölüm,hükmün gerekçe kısmıdır.
Nitekim ,Anayasa"nın 141/3. maddesinde de;"" Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır."" hükmüne yer verilmiştir.
./..
Diğer taraftan, HMK."nun elektronik işlemleri düzenleyen 445. maddesinin 1. fıkrasında, dava ve diğer yargılama işlemlerinin elektronik ortamda gerçekleştirildiği hallerde verilerin ..... kullanılarak kaydedilip saklanacağı ifade edilmiş;aynı maddenin 2. fıkrasında ise;bu Kanun kapsamında fizikî olarak hazırlanması öngörülen tutanak ve belgelerin güvenli elektronik imzayla elektronik ortamda hazırlanabileceği ve gönderilebileceği hükme bağlanmıştır.
Yine, Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik"in 5/1. maddesinde de ""İş süreçlerindeki her türlü veri, bilgi ve belge akışı ile dokümantasyon işlemleri, bu işlemlere ilişkin her türlü kayıt, dosyalama, saklama ve arşivleme işlemleri ile uyum ve işbirliği sağlanmış dış birimlerle yapılacak her türlü işlemler ..... ortamında gerçekleştirilir."" hükmüne yer verilmiş, aynı maddenin 7. fıkrasında ise, "Tutanak, belge ve kararlar elektronik ortamda düzenlenir ve gerekli olanlar ilgilileri tarafından güvenli elektronik imza ile imzalanır. Elektronik ortamda düzenlenen ve güvenli elektronik imza ile imzalanan evrak UYAP kapsamındaki birimlere elektronik ortamda gönderilir. Ayrıca fizikî olarak gönderilmez." hükmü yer almıştır.
Anılan Yönetmeliği"n 214. maddesinde ise; "Elektronik ortamda hazırlanan hüküm, hükme katılan başkan ve hâkimler ile zabıt kâtibi tarafından güvenli elektronik imza ile imzalanarak .... veri tabanında saklanır. Ayrıca hükmün çıktısı hükme katılan başkan ve hâkimler ile zabıt kâtibi tarafından imzalanıp mahkeme mührüyle mühürlenerek karar kartonunda muhafaza edilir" hükmü öngörülmüştür.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince; dava dosyasında fiziken mevcut ıslak imzalı kararda "davacının mahkemeye müracaat etmeden önce ilgili tapu müdürlüğüne başvurmadığı" gerekçe gösterilmek suretiyle hüküm kurulduğu halde ...... sisteminde kayıtlı elektronik imzalı kararın gerekçesinin "davacının mahkemeye müracaat etmeden önce ilgili tapu müdürlüğüne ve bölge müdürlüğüne başvurduğu ,ancak Genel Müdürlüğe başvurmadığı " şeklinde açıklandığı ,böylece,dosya kapsamında gerekçeleri birbirinden farklı ve çelişkili iki kararın mevcut olduğu anlaşılmakta olup;mahkemelere güven ilkesini de zedeleyen bu durum karşısında ;anılan yasal düzenlemelere göre kararın bozulması gerekmiştir.
Davacılar vekilinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.