Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5849
Karar No: 2016/2592

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/5849 Esas 2016/2592 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/5849 E.  ,  2016/2592 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Vek. Av. ...

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde taraf vekillerince ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, davacı tacir olmadığından, temyiz inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu"nun 19.01.2015 tarih ve 2015/8 sayılı kararı uyarınca, Yargıtay 13. Hukuk Dairesi"ne aittir. Ne var ki dosya, Yargıtay Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu"nun 01.07.2015 tarih ve .... sayılı kararıyla Dairemize gönderilmiştir. 6644 sayılı Kanun ile değişik, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu"nun 60/3. maddesi uyarınca, kurul tarafından verilen karar kesin olduğundan, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında, müvekkilinin 04 Nisan - 19 Mayıs 2011 tarihinde yapılacak olan ....ne katılımına ilişkin olarak konaklama, seyahat ve stand tesisi işlerinin davalı tarafça yapılması konusunda 22.01.2011 tarihinde sözleşme imzalandığını, müvekkilinin sözleşme ile belirlenen bedeli davalı tarafa ödemesine rağmen davalı şirketin sözleşme konusu organizasyonu önce 17 Nisan-21 Mayıs 2012 tarihlerine, daha sonra da 23 Ekim-23 Kasım 2012 tarihlerine ertelediğini, bu ertelemeler nedeniyle müvekkilinin sözleşme ile beklediği amacı ve faydayı elde edemediğini, bu nedenle sözleşmenin devamının beklenemeyeceğini, sözleşmenin 17. maddesine göre mücbir sebepler veya organizatörden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeden itibaren altı ay içinde serginin gerçekleştirilememesi halinde organizatörün aldığı bedeli iade ile yükümlü olduğunu, bu hüküm uyarınca, müvekkilinin ödediği 99.142,30 TL ve 171,12 TL işlemiş faizin tahsili için ..... sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ve %40 oranında icra inkâr tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, .... projesinin devlet destekli bir proje olduğunu, müvekkili şirketin üç yıldır bu projeye yönelik olarak çalıştığını, sözleşme ile yüklendiği tüm edimleri yerine getirdiğini, gerekli izinlerin ve uçak biletlerinin alındığını, serginin reklamının yapıldığını, ancak müvekkilinden kaynaklanmayan bir takım mücbir sebepler nedeniyle erteleme yapılmak zorunda kalındığını,...de yapılan seçimler nedeniyle organizasyonun ertelendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında, davacının....ne katılımı konusunda imzalanan 22.01.2011 tarihli sözleşmede davacının katılımcı, davalının organizatör durumunda olduğu, sözleşme uyarınca ....isan-19 Mayıs 2011 tarihinde yapılacağı, ancak sergi zamanının iki kez ertelendiği ve yapılamadığı, son olarak davacı tarafa 2014 yılı için yüzer sergi programı gönderildiği, sözleşmenin 17. maddesi uyarınca, mücbir sebepler veya ...
    organizatörden kaynaklanan nedenlerle...."nin sözleşme tarihinden itibaren altı ay içinde gerçekleştirilememesi durumunda orrganizatörün aldığı bedeli katılımcıya iade etmekle yükümlü olduğu, yapılan ödemeler konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, davalı tarafın edimini yerine getiremediğinin sabit olduğu, anılan madde uyarınca davalı tarafın aldığı bedeli iade ile yükümlü olduğu, davalı tarafın, davacı tarafça gönderilen ihtarnameyi 24.04.2012 tarihinde tebliğ aldığı, yedi günlük ödeme süresinin sonu olan 02.05.2012 tarihinde temerrüde düştüğü, alacağın likit olduğu ve takibe itirazın haksız olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, 99.142,30 TL asıl alacak ve 171,12 TL işlemiş faize yönelik itirazın iptali ile alacağın % 40"ı oranındaki 39.656,92 TL icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Kamu hizmetlerinin kurulması ve yürütülmesi için gerekli olan mali kaynağın sağlanması amacıyla devletin egemenlik gücüne dayanarak koyduğu mali yükümlerden kaynaklanan alacakları genel olarak kamu alacakları olarak nitelendirilmektedir.
    Devletin kamu alacağını oluşturan gelir kaynaklarından birini de, kamu hizmetlerinden yararlananların ödedikleri harçlar oluşturmaktadır. Harçların oluşturduğu yükümlülük, teoride, “masrafı karşılama” ve “faydalanma” ilkelerine dayandırılmaktadır.
    Masraf(lar)ı karşılama ilkesine göre harç, hizmetin gerektirdiği maliyetle ölçülürken; faydalanma ilkesinde hizmetin maliyeti değil, yükümlü için taşıdığı değer esas alınmaktadır.
    Buna göre harç;bazı kamu hizmetlerinden yararlanan ve hatta kanun hükmü ile yararlanmak zorunda bırakılan özel ve tüzel kişilerin, özel menfaatlerine ilişkin olarak, kamu kuruluşlarının hizmetlerinden yararlanmaları karşılığında, belli bir ölçüde bu hizmetlerin maliyetine katılmaları amacıyla konulan ve zor unsuruna dayanan mali yükümlülüklerdir (.....).
    Diğer bir deyişle harç, adli ve idari hizmetlerde ve bu hizmetin gerektirdiği kırtasiye ve formalite masraflarını karşılamak mülahazasıyla hakiki ve hükmi şahıslardan hazinece alınan bir paradır. Yapılan işler ve görülen hizmet amme hizmetinden ziyade, kişilerin şahsına ve menfaatine ilişkindir (....).
    ....i de, harcı, verginin özel ve ayrıksı bir türü olarak tanımlamıştır (....k Genel Kurulu"nun 12.05.1982 gün ve E:1982/5-341, K:493 sayılı ilamı).
    Harçlar konusunda genel düzenleme içeren, 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun gerekçesinde harcın tanımı “fertlerin özel menfaatlerine ilişkin olarak, kamu kurumları ve hizmetlerinden yararlanmaları karşılığında yaptıkları ödemelerdir” biçiminde yapılmıştır (Bu harç tanımını benimseyen Anayasa Mahkemesi kararları için bakınız:....).
    Buna göre, bir hizmetin harç konusu olabilmesi için; kişilerin bir kamu kurumundan yararlanmaları, kişilere kamu eliyle özel bir yarar sağlanması ve kamu idaresinin kişilerin özel bir işiyle uğraşması gerekmektedir .... sayılı kararları).
    Bir kamu hizmetinden dolayı harç alınabilmesi, bu hizmetin kanunla belirlenmesine ve bu hususla ilgili harç alınmasına ilişkin düzenlemelerin de, kanunda yer almasına bağlıdır.
    ....
    Nitekim, 1982 Anayasası"nın 73/3.maddesinde; “Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır.” hükmünü içermektedir.
    Bu Anayasa kuralının, vergi, resim ve harç gibi parasal yükümlülüklerin veya bunlardan bağışıklığın, kapsam ve içeriğinin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek biçimde ve açıkça gösterilmesi amacına yönelik bulunduğu bellidir. O halde, harca ilişkin bir yasa hükmünün yorumu ve uygulanmasında, bu ilke ve amaç gözden uzak tutulmamak gerekir. Aksi halde, kişi ve kurumların yasal dayanağı olmayan bir yükümlülük altına sokulmaları veya Devletin önemli bir gelir kaynağından yoksun bırakılması gibi, Yasa Koyucunun amacına aykırı ve sakıncalı sonuçların doğmasına yol açılmış olur (HGK"nun.... sayılı ilamı).
    Bu kanunilik ilkesine paralel olarak, 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun 1.maddesinde, bu kanuna göre alınacak harçlar arasında, diğer harçlar yanında yargı harçları da, bulunmaktadır.
    Aynı Kanunun 2.maddesinde ise, yargı işlemlerinden bu Kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanların, yargı harçlarına tabi olduğu vurgulanmıştır.
    Bu arada yargı harcı, devletin mahkemeler aracılığıyla yaptığı hizmete, ondan yararlananların katkısı olarak tanımlanmıştır (YİBK"nun 16.12.1983 gün ve ....sayılı ilamı).
    492 sayılı Harçlar Kanunu"nun "istisna ve muaflıklar" başlıklı 13.maddesinde harçtan müstesna işlemler düzenlenmiş;59.maddesinde ise; "Harçtan müstesna tutulan işlemler" başlığı altında hangi işlemlerin harçtan istisna olduğu sıralanmış, son fıkrasında ise; "Yukarıda yer alan istisnalara ilave olarak özel kanunlarda yer alan muafiyet ve istisnalara ilişkin hükümler saklıdır." düzenlemesi getirilmiştir.
    Aynı Kanunun onuncu kısmında “kısımlar arası müşterek hükümler” üst başlığı altında birinci bölüm olarak “genel muaflıklar ve istisnalar” başlığı;bu başlığın altında ise, “özel kanunlardaki hükümler“ alt başlığını taşıyan 123. maddesi gelmektedir.
    492 sayılı Harçlar Kanunu’nun, 06.06.2008 tarihinde yürürlüğe giren 04.06.2008 gün ve 5766 sayılı .... Tahsil Usulü Hakkında Kanunda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 11. maddesinin (ç) bendi ile değişik "Özel kanunlardaki hükümler" kenar başlıklı 123. maddesi, “Özel kanunlarla harçtan muaf tutulan kişilerle, istisna edilen işlemlerden harç alınmaz. Ancak, İş Kanunu"na tabi işçilerin ve çırakların iş mahkemelerindeki dava ve bu mahkemelerden almış oldukları ilamların takiplerinde harçtan muafiyet gündelikleri veya aylık ücretleri 16 yaşını doldurmuş işçiler için belirlenen asgari ücreti geçmeyen işçiler ve çıraklar hakkında uygulanır.
    (Ek fıkra: .... eshamlı komandit ve limited şirketlerin kuruluş, sermaye artırımı, birleşme, devir, bölünme ve nev"i değişiklikleri nedeniyle yapılacak işlemler ile ....a Anonim Şirketi tarafından bankalardan kullandırılacak krediler için verilecek kefaletler dahil) bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilere, bunların teminatlarına ve geri ödenmelerine ilişkin işlemler (yargı harçları hariç) bu Kanunda yazılı harçlardan müstesnadır.
    (Ek fıkra: .... md.) Menkul, gayrimenkul ve maddi olmayan varlıkların, varlık kiralama şirketine devri ile bunların varlık kiralama şirketince devralınan kuruma devri ve bu devirlere bağlı olarak yapılan ipotek işlemleri bu Kanunda yazılı harçlardan müstesnadır.
    ....

    (Ek fıkra:....md.) Bu maddede veya diğer kanunlarda yer alan harçtan muafiyete ilişkin hükümler, bu Kanunun (1) sayılı Tarifesinin “(A) Mahkeme Harçları” bölümünün (V) numaralı fıkrasındaki “keşif harcı” ve (1) sayılı Tarifesinin “B) İcra ve iflas harçları” bölümünün (III) numaralı fıkrasındaki “haciz, teslim ve satış harcı” bakımından uygulanmaz.” hükmünü içermektedir.
    5949 sayılı.... Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri Hakkındaki Kanun"un 26. maddesi ise, "Ajans; alacaklarının tahsili, taşınır ve taşınmaz mallarının alım, satım, kiralama ve devri, mal ve hizmet alımları, proje ve faaliyet desteği kapsamında yapılacak işlemler ve düzenlenecek kâğıtlar ile ilgili olarak damga vergisi, harç ve fondan; yapılacak bağış ve yardımlar nedeniyle veraset ve intikal vergisinden muaftır." hükmünü içermekte olup bu düzenleme yargı harçlarını içermediğinden, davacı tarafın Harçlar Kanunu"nun yukarıda yer verilen madde hükümleri uyarınca harç muafiyet ve istisnasından yararlanması mümkün olmayıp, mahkemece, davacı tarafça yatırılan harcın iadesine karar verilmemesi doğru olmuştur. (Aynı yönde YHGK"nın 06.10.2010 tarih ve .... sayılı ilamları)
    Öte yandan, 14.06.2012 olan dava tarihinin, gerekçeli karar başlığında 21.06.2012 olarak yazılması, HMK"nın 304. maddesi uyarınca tarafların başvurusu üzerine veya re"sen düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir.
    Bu açıklamalara ve dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi