KARAR

Göçmen kaçakçılığı suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda, mahkumiyetine dair Ayvalık 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 07/02/2014 tarih ve 2013/332-2014/58 E-K sayılı kararın, sanık tarafından temyizi üzerine,
Dairemizin 26/04/2017 tarih ve 2016/3535-2016/4638 E-K sayılı kararıyla,
“Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen göçmen kaçakçılığı eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkmış ise de, bu hususun infaz sırasında resen gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, sanık ..."un ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA biçiminde oybirliğiyle bozma kararı vermiştir.
I- İtiraz nedenleri
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/01/2018 gün ve 2017/73787 sayılı yazısı ile özetle;
“Sanık ... hakkında İpsala Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Yunanistan Adli makamlarının iadesine müteakip göçmen kaçakçılığı suçundan soruşturma başlatıldığı, evrakın yetkisizlik kararıyla Ayvalık Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, sanığın 23.07.2008 tarihinde 28 Afgan göçmeni Türkiye üzerinden Yunanistan’a sokmaya çalışırken Yunanistan’da yakalandığı, atılı suçtan Ege 3 Hakimli İstinaf Mahkemesinin 23.09.2009 tarih ve 2009/126 sayılı kararı ile 8 yıl 6 ay hapis ve 101.000 Euro para cezasına mahkum edildiği, Yunanistan’da cezasını çektikten sonra Türkiye’ye iade işlemlerinin yapıldığı, yürütülen soruşturma neticesinde Ayvalık 2. Asliye Ceza Mahkemesinin itiraza konu kararı ile, sanığın TCK’nın 9, 79/1-b, 52, 53, 16. maddeleri gereğince, 4 yıl hapis ve 20.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, Yunanistan mahkemelerinin verdiği cezanın mahsubuna karar verildiği, bu kararın temyizi sonucunda Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 26.04.2017 tarihli ilamı ile onandığı,
Sanık hakkında Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından da soruşturma başlatıldığı, soruşturmanın yetkisizlik kararıyla Ayvalık Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, sanık hakkında iddianame düzenlendiği, yargılamanın Ayvalık 1. Asliye Ceza Mahkemesince yürütüldüğü ve neticesinde sanığın; 24.09.2013 tarih ve 2012/357 Esas 2013/167 Karar sayılı ilamı ile, TCK’nın 8, 9, 11, 16, 179/1-b, 62, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince 4 yıl 2 ay hapis ve 3000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, Yunanistan mahkemelerinin verdiği cezanın da mahsubuna karar verildiği, bu kararın temyizi sonucunda Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 12.04.2017 tarihli ilamı ile onandığı,
Her iki yargılamanın konusunun 23.07.2008 tarihinde gerçekleşen 28 Afgan asıllı göçmenin Türkiye’den Yunanistan’a nakli olduğu, iki dosyada göçmen listelerinin aynı kişileri ihtiva ettiği, suç ve tutuklama tarihlerinin aynı olduğu, her iki mahkemenin de Yunanistan Midilli (Mitilini) Mahkemesinin 2126/2009 sayılı kararını esas aldıkları, sanık hakkında mükerrer yargılama ve neticesinde mükerrer ceza tayini yapıldığı, durumun infaz aşamasında Ayvalık Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından farkedilerek itiraz incelemesine başvurulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına başvurulduğu, sanık hakkında verilen iki mahkeme kararının da Yargıtay 18. Ceza Dairesi tarafından onanarak kesinleştiği, sonraki onamanın 26.04.2017 tarih ve 2016/3535 Esas 2017/4638 sayılı ilam ile gerçekleştiği, sanık hakkında fazladan hükmedilen ve daha sonra kesinleşen Ayvalık 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 07.02.2014 tarih ve 2013/322 Esas 2014/58 karar sayılı kararının bu gerekçe ile bozulması gerektiği” denilerek, dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü:
III- Karar
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen CMK"nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
Dairemizce, sanık hakkında göçmen kaçakçılığı suçundan verilen 26/04/2017 gün ve 2016/3535-2017/4638 E-K sayılı onama kararının KALDIRILMASINA,
Ayvalık 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 07/02/2014 tarih ve 2013/322-2014/58 E-K sayılı mahkumiyet hükmünü içeren dosya yeniden görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılamaya konu sanığın fiili nedeniyle, öncesinde Ayvalık Cumhuriyet Başsavcılığının 27.11.2012 tarih, 2012/1254 Esas sayılı iddianamesiyle Ayvalık 1. Asliye Ceza Mahkemesinde kamu davasının açılmasından sonra aynı suçtan dolayı açılan ikinci davada, CMK"nın 223/7. maddesi gereğince davanın reddi yerine yargılamaya devam olunarak, sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28/02/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.