23. Hukuk Dairesi 2015/365 E. , 2016/2586 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacının maliki olduğu taşınmaz üzerinde inşaat yapmak üzere davalı müteahhit ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşme ile zemin kat 1 ve 2 no"lu normal daireler ile 3. Kat 8 no"lu normal dairenin davacıya ait olduğunu, davalı tarafından inşaatın sözleşmeye ve mimari projeye aykırı olarak yapıldığını ileri sürerek eksik ve projeye aykırı yapılan işler bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu edilen yapının inşaat sözleşmesine ve yapı planına uygun şekilde sözleşmede kararlaştırılan zaman diliminde bitirilip teslim edildiğini, dairenin daha sonra ne şekilde kullanıldığı ve kullanımın nasıl düzenlendiğinin davalının sorumluluğunda olmadığı, bu konudaki iddiaların kat malikine yöneltilmesi gerektiğini savunarak haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı yüklenicinin yapı ruhsatını 05.05.2008 tarihinde, yapı kullanma izin belgesini 24.11.2008 tarihinde aldığı, eksik ve ayıplı yapıldığı iddia edilen işlerden bodrum izalasyonu işi, bahçe duvarı ve demir işi, kuranglez yapımı işi, otopark düzenlemesi işi ve sığınak ikmali işinin eksik iş kapsamında, zemin kat deformasyon boya işinin ise gizli ayıp kapsamında olduğu, davalı tarafça, davacının kendisine düşen bağımsız bölümleri teslim tarihinden sonra sattığı bu bağlamda davanın husumetten reddi gerektiği savunmasında bulunulmuş ise de, davanın sözleşme ve projeye uygun inşaat yapılmaması sebebiyle sözleşmeden doğan haklara dayanılarak açıldığı, bağımsız bölümlerin üçüncü kişilere satılmış olmasının sözleşmeden doğan hakların devredildiği anlamına gelmeyeceği, tespit edilen eksik ve ayıplı işlerde davacının hissesi nazarı dikkate alındığında talep edilebilecek tazminatın 2.486,75 TL olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.