10. Hukuk Dairesi 2018/727 E. , 2019/10238 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ile davalılardan ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
İnceleme konusu dosyada; davacı Kurum 03.07.2001 tarihinde meydana gelen iş kazasında vefat eden sigortalının hak sahiplerine ödenen gelirin tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında davalı ...Ş. tarafından dava konusu alacağın 6111 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılarak ödenmesi nedeniyle mahkemece konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bazı hallerde dava devam ederken, dava açılmasından sonra meydana gelen (dava konusu alacağın ödenmesi gibi) bir nedenle dava konusu ortadan kalkabilir.
Davanın konusuz kalması halinde, artık dava hakkında yargılama yapılmasına ve hüküm verilmesine gerek kalmaz. Başka bir deyişle, her iki tarafın da davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararı kalmamış demektir. Bu halde, mahkemece, davanın konusunun kalmaması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilir.
Bu çerçevede; eldeki davada, davalı ...Ş. tarafından başvurulan yapılandırma ve sonrasında yapılan ödeme sebebiyle; konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş olup, dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı Kurumun tüm, davalılar ... Ltd. Şti. ve ... aşağıdaki bent dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
Dava tarihinden sonra ortaya çıkan yasal mevzuat gereği yapılandırma yapıldığı ve bu nedenle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği belirgin olduğundan, artık her iki taraf aleyhine de yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekmekte olup, mahkemece, davalılar aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki, bu aykırılığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollaması ile Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hükmün 2 ve 3. fıkralarının silinerek yerine;
"2) Davacı kurum yargılama aşamasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.364,68-TL vekalet ücretinin davalı ...Ş."den alınarak davacıya verilmesine,
3-Bozmadan önce davacı Kurum tarafından sarf edilen 1.163,51-TL, bozmadan sonra sarf edilen 11 adet tebligat gideri 75,00-TL, bilirkişi ücreti 750,00-TL, bilirkişi havale ücreti 17,00-TL, posta masrafı 163,69-TL olmak üzere toplam 2.169,20-TL yargılama giderinin davalı ...Ş."den alınarak davacıya verilmesine," hükümlerinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... ve ... iadesine, 24/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.