7. Hukuk Dairesi 2021/1207 E. , 2021/989 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
BİRLEŞTİRİLEN DAVADA
Davacı ve birleştirilen davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.12.2010 tarihinde; birleştirilen davada 24.06.2011 tarihinde verilen dilekçeler ile tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda asıl ve birleştirilen davanın kabulüne dair verilen 22.06.2017 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle,
Dava ve birleştirilen dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı ve birleştirilen davacı vekili; Tüketici Mahkemesi sıfatıyla ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesine tapu iptali ve tescil davası açmış, mahkemece 24.12.2013 tarihli duruşmada davaya Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verilmiş, 28.10.2014 tarihli karar ile de bu kez davanın aslında tüketici mahkemesinin görevine girdiği, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun 02.10.2014 tarihli 2258 sayılı Kararı ile yargı bölgesi içinde ayrı bir tüketici mahkemesi kurulduğu ve 15.10.2014 tarihi itibariyle faaliyete geçtiği gerekçesiyle dosyanın ... Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Görevsizlik kararı üzerine dosya kendisine gelen ... 2.Tüketici Mahkemesi 17.11.2014 tarihli karar ile davaya konu olayın tüketici mahkemesi işlemi olmadığı, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanununun geçici 1.maddesi uyarınca "kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki açılmış olan davaların açıldıkları mahkemece görülmeye devam edeceği gerekçesiyle dosyanın görevli ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine" karar verilmiştir.
Davacı vekili 02.06.2015 havale tarihli dilekçe ile merci tayini için temyiz yoluna başvurmuş, Yargıtay 20.Hukuk Dairesi 18.04.2016 tarihli ... Karar sayılı ilamı ile "... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince ... 2. Tüketici Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle verilen kararın görevsizlik kararı olmadığı, ... ilinde müstakil tüketici mahkemelerinin kurulmasından dolayı dosyanın devrine ilişkin bir karar olduğu, buna göre mahkemeler arasında karşılıklı olarak verilmiş bir görevsizlik kararı bulunmadığı, görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Daireye geldiği ancak olumsuz görev uyuşmazlığından bahsedilebilmesi için kararda görevli olduğu belirtilen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin de görevsizlik kararı vermesi ve bu kararın kesinleşmesinin gerektiği gerekçesiyle dosya hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve dosyanın mahalline iadesine" karar verilmiştir.
Bu karar üzerine görevli ve yetkili ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesi, esasa ilişkin yargılama yaparak davanın ve birleştirilen davanın kabulüne karar vermiştir.
Hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun;
1) 373/4 maddesi; "Yargıtayın bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesince bozmaya uygun olarak karar verildiği takdirde, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulabilir." hükmünü,
2) Geçici 3/2 maddesi; "Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454"üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez." hükmünü içermektedir.
Yukarıda açıklanan Yasa maddelerinin düzenleniş amacı, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlara karşı Yargıtay yoluna başvurulmasını ve karar kesinleşinceye kadar kanun yolu denetiminin Yargıtay tarafından yapılmasını sağlamaktır. Diğer bir anlatımla, Yargıtayın verdiği bozma kararları üzerine verilen kararların tekrar Yargıtay denetiminden geçmesi, eş söyleyişle Yargıtay kararının istinaf yolu ile denetlenmesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır.
Somut olaya gelince; merci tayini talebi üzerine dosya Yargıtay 20.Hukuk Dairesine gönderilmiş ise de; Yargıtay 20.Hukuk Dairesi 18.04.2016 tarihli ilamı ile dosya hakkında herhangi bir karar vermeksizin dosyanın mahalline iadesine karar vermiştir.
Aleyhine temyiz yoluna başvurulan karar, ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.06.2017 tarihli ...Karar sayılı kararı olup, bu karar ile ilgili olarak Yargıtay"ın usul veya esasa ilişkin herhangi bir denetimi söz konusu değildir.
Bu itibarla, 22.06.2017 tarihinde verilen ve daha önce Yargıtay denetiminden geçmeyen kararın kanun yolu denetimi "İstinaf" olup, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 343/4. maddesi nazara alınarak dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle gereği yapılmak üzere dosyanın görevli ve yetkili Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Dairesine gönderilmek üzere İLK DERECE MAHKEMESİNE İADESİNE, 22.09.2021 gününde oy birliği ile karar verildi.