Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/3841 Esas 2016/6794 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3841
Karar No: 2016/6794
Karar Tarihi: 19.04.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/3841 Esas 2016/6794 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/3841 E.  ,  2016/6794 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, davalının müvekkili şirkete olan 34.342-TL" lik cari hesap borcunu ödememiş olması nedeniyle davalıya noterden 19.12.2011 tarihli ihtarnameyi gönderdiklerini, ancak borç yine ödenmeyince davalı aleyhine İstanbul 28. İcra Müdürlüğü" nün 2012/9663 sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhine %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmadığı, ancak bilirkişi raporlarına karşı itirazlarında davacıya borçlu olmadıklarını beyan ettikleri anlaşılmıştır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında, davacı şirket tarafından sunulan ticari defterlere göre davalı yandan takip tarihi olan 04/04/2012 tarihi itibariyle 34.342-TL cari hesap alacağı ve 1.510,11-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 35.852,11-TL alacaklı olabileceği, alacağın takip tarihi olan 04.04.2012 tarihi itibariyle 3095 sayılı kanuna (md.2) göre değişen oranlarda avans faiz talep edebileceğinin bildirildiği gerekçeleriyle, davanın kabulü ile davalının İstanbul 28. İcra Müdürlüğü" nün 2012/9663 sayılı dosyasındaki itirazının iptali ile takibin devamına, takip alacağının %40"ı oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Anayasanın 141, III hükmüne göre, “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.” HMK m.297. maddesinde de mahkeme kararının içeriğinde bulunması gereken öğeler açıklanmıştır. Gerekçe, kararın denetiminin yapılabilmesi ve tarafların kararın doğruluğu veya yanlışlığı konusunda fikir sahibi olmasını sağlayarak kanun yollarına başvurma konusundaki tutumlarının belirlenebilmesi açısından önemli bir işlev görür. Bu Anayasal ve yasal zorunluluklara rağmen, mahkemece hiçbir gerekçe gösterilmeden, bilirkişi raporuna kısa bir atıfla karar verilmiş olması doğru değildir. Ayrıca kabule göre de, hüküm altına alınan alacak miktarı belirtilmeden, infazda tereddüt yaratacak şekilde icra inkar tazminatına hükmedilmesi de doğru olmamıştır.
    2- Taraflar arasındaki dava, cari hesap alacağına dayalı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı defterlerinde görünen cari hesap alacağının dayanağı olan faturalar ve teslim belgeleri araştırılmaksızın düzenlenen rapor esas alınarak hüküm kurulmuştur. Mahkemece, davacıdan cari hesabın dayanağı olan fatura ve teslim belgelerini sunması istenerek, her iki taraf defterlerinde yapılacak inceleme sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.