18. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/939 Karar No: 2015/3609 Karar Tarihi: 16.03.2015
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/939 Esas 2015/3609 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi 2015/939 E. , 2015/3609 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, itirazın iptaline karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı odaya üye olan davalının ödemediği aidatların tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 161. maddesine göre; “Zamanaşımı ileri sürülmedikçe, hâkim bunu kendiliğinden göz önüne alamaz.” 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 25. maddesine göre de; “Kanunda öngörülen istisnalar dışında, hâkim, iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya vakıaları kendiliğinden dikkate alamaz ve onları hatırlatabilecek davranışlarda dahi bulunamaz. Kanunla belirtilen durumlar dışında, hâkim, kendiliğinden delil toplayamaz.” Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının ... 19. İcra Dairesinin 2011/17715 Esas sayılı dosyasında davalı hakkında başlattığı icra takibine itiraz eden davalının ne icra takibine yaptığı itirazda ne de bu itirazın iptaline ilişkin davacı tarafından açılan temyize konu davada zamanaşımı defini ileri sürmediği ve bu durumun 03/07/2013 tarihli bilirkişi raporunda açıkça belirtildiği halde, mahkemece davalının zamanaşımı def"inde bulunduğu kabul edilerek hesaplama yapıldığı ve buna göre davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler de açıkça vurgulandığı gibi, zamanaşımı kişisel bir savunma nedeni olup, bütün öteki savunmalarda olduğu gibi ve özellikle itiraz nedenlerinden farklı olarak ileri sürülmediği zaman mahkemece re"sen gözetilemez ve dikkate alınamaz. Somut olayda, davalı tarafından süresinde ileri sürülen bir zamanaşımı defi bulunmadığı halde, mahkemece zamanaşımı def"inde bulunulmuş gibi kabul edilerek ve buna göre hesaplama yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.