20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/17043 Karar No: 2017/4958
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/17043 Esas 2017/4958 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/17043 E. , 2017/4958 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve müdahale talebinde bulunan ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü, ... ada 1 parsel (eski 2202 parsel) sayılı 252.059,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, zeytinlik niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı, uzun yıllardır kullandığı taşınmazın 2/B maddesı uyarınca orman sınırları dışarısına çıkarılan yerlerden olmasına rağmen kullanım kadastrosuna tâbi tutulmadığını belirterek zilyetliğinin tespitini ve tapu kayıtlarında bu hususun belirtilmesini talep etmiş, Orman Yönetimi taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiası ile davaya müdahil olmuş, Mahkemece davacının davasının reddine, aslî müdahale davasının kabulü ile; ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi ... ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında zeytinlik olan vasfının iptali ile orman vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve müdahale talebinde bulunan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununa 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4. madde uyarınca yapılan çalışmada tutanak tutulmayan taşınmazın beyanlar hanesine şerh verilmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1942 yılında yapılıp kesinleşen 3116 sayılı Kanuna tâbi orman kadastrosu ile 1988 yılında yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. 1) Dava dışı ... vekilinin temyiz itirazları yönünden: Her ne kadar dava dışı ... vekili tarafından hüküm tarihinden sonra müdahale ve temyiz talebini içeren dilekçe verilmiş ve davaya müdahil olarak katılmalarının kabulü ile temyiz itirazlarının incelenmesi istenmiş ise de Hukuk Muhakemeleri Kanununun 65. maddesinde "bir yargılamanın konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia eden üçüncü kişinin, hüküm verilinceye kadar bu durumu ileri sürerek, yargılamanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabileceği ve aslî müdahale davasının asıl yargılama ile birlikte yürütülüp karara bağlanacağı" öngörülmüştür. Bu durumda hükümden sonra davaya katılma söz konusu olamayacağından ve davanın tarafı olmayan kişinin hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığından ..."ın temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince: İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerekmiştir. SONUÇ : 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle, ..."ın temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine, 2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 05/06/2017 günü oy birliği ile karar verildi.