Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/403 Esas 2016/1244 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/403
Karar No: 2016/1244
Karar Tarihi: 02.03.2016

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/403 Esas 2016/1244 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2016/403 E.  ,  2016/1244 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Suç Tarihleri : 29/10/2014,06/11/2014,14/11/2014


    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    Gerekçeli karar başlığında suç tarihi olarak “29.10.2014, 06.11.2014 ve 14.11.2014” yerine “23.02.2014” olarak yazılması Mahkemesince düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
    1-Dosya kapsamına göre; uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan hakkında suç soruşturması ve iletişimin tespiti kararı bulunan sanık ..."in alıcı kişilerle yüzyüze görüşmek için telefonla görüşme yapıldığının tespiti sonrası .. Emniyet Müdürlüğü"nün 04/01/2016 tarihli yazı ve ekleri ile dosya kapsamından herhangi bir arama kararı bulunmadan 29/10/2014 tarihli arama işleminin yapıldığı, 06/11/2014 ve 14/11/2014 tarihli olaylarda önleme arama kararı ile arama yapıldığı ve suça konu uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği anlaşılmaktadır.
    2559 sayılı PVSK"nın 9. maddesine göre "önleme araması", suç işlenmesinin veya bir tehlikenin önlenmesi için yapılan aramadır. Önleme aramasının muhatapları suç şüphesi altında olmayan kişilerdir.
    CMK"nın 116 ve 119. maddelerine göre "adli arama" ise, şüphelinin veya sanığın yakalanması ya da suç delillerinin elde edilmesi için yapılan aramadır. Somut bir suçun işlendiği şüphesi varsa önleme araması değil ancak adli arama yapılabilir.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 2013/610 - 2014/512, 2013/841 - 2014/513 ve 2014/166 - 514 sayılı kararlarında da belirtildiği üzere; adli arama kararı gerektiren bir olayda önleme araması kararına dayanılarak ya da koşullarına uygun olmayan arama kararı üzerine yapılan arama hukuka aykırıdır. Böyle bir arama sonucu bulunan deliller ya da suçun maddi konusu "hukuka aykırı yöntemlerle elde edilmiş" olacağından, Anayasa"nın 38. maddesinin 6. fıkrası ile CMK"nın 206. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi, 217. maddesinin 2. fıkrası, 230. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ve 289. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi uyarınca hükme esas alınamaz.
    Somut olayda alınan bilgi ve yapılan iletişimin tespiti kararı nedeniyle bir suçun işlendiği konusunda şüphe oluşmuştur. CMK"nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde "adli arama kararı" veya “yazılı adli arama emri” alınmadan, "önleme araması kararına" dayanılarak arama yapılması hukuka aykırıdır. Bu arama sonucu bulunan uyuşturucu madde ise hem "suçun maddi konusu" hem de "suçun delili" olup hukuka aykırı yöntemle elde edildiğinden hükme esas alınamaz."
    Sanıklara isnat olunan suçun maddi konusu olan uyuşturucu maddelerin hukuka aykırı yöntemle elde edilmesi nedeniyle suçun maddi konusu bulunmadığı ve hükme esas alınamayacağı; buna bağlı olarak suçun unsuru oluşmadığından, sanıklar hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,
    2-Kabule göre de;
    Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ve sanık ..."nin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, bozmanın niteliğine göre sanık ..."in SALIVERİLMESİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde serbest bırakılmasının sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına, 02/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.