3. Ceza Dairesi Esas No: 2016/8241 Karar No: 2017/2747 Karar Tarihi: 15.03.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/8241 Esas 2017/2747 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın bir kişiyi yaraladığı suçtan dolayı 5 ay hapis cezasına çarptırılmasına karar vermiş ve hükmün açıklanmasını geri bırakmıştır. Ancak, Sanık müdafinin yaptığı bir başvuru sonucu, Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından dosyada inceleme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, 15 Mayıs 2009 tarihinde kesinleşen hüküm usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün açıklanmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Sanığın suçun gerektirdiği cezanın zamanaşımı süresi de dikkate alınarak, kanun maddeleri (5237 sayılı TCK\"nin 66/1-e maddesi ve 67/2-a maddesi) açıklanmıştır. Sonuç olarak, Sanık hakkında açılan kamu davası düşürülmüştür.
3. Ceza Dairesi 2016/8241 E. , 2017/2747 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına dair
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Her ne kadar sanık hakkında mağdur ...’ı yaralaması dolayısıyla TCK’nin 86/2,86/3-e,62 maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, CMK’nin 231.maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilerek 15.05.2009 tarihinde kesinleştirilmiş ise de; sanık müdafiinin eski hale getirme talepli 26.05.2009 havale tarihli dilekçesine istinaden Yargıtay 3.Ceza Dairesinin 29.05.2012 tarih 2010/16320 Esas 2012/22090 Karar sayılı ilamında bu suç açısından itiraz merciince inceleme yapılarak karar verilmesi gerektiğinden bahisle verilen tevdii kararı uyarınca dosyanın Osmaniye Ağır Ceza Mahkemesine gönderilerek işlem yaptırılması gerektiği gözönüne alındığında 15.05.2009 tarihli kesinleştirme işlemi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün açıklanmasına yer olmadığına karar verilmesi gerektiği halde yazılı şekilde hüküm kurulması, Sanığa yüklenen suçun gerektirdiği cezanın yasada belirtilen türü ve üst sınırına göre; 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e maddesindeki 8 yıllık asli zamanaşımı süresine tabi olduğu, 5237 sayılı TCK"nin 67/2-a maddesinde yer alan ve zamanaşımını kesen son işlem olan savunmasının alındığı 17.09.2008 tarihi ile temyiz inceleme tarihi arasında 5237 sayılı TCK"nin 66. ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık asli zamanaşımı süresinin gerçekleşmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA ve gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanık hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 15/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.