17. Hukuk Dairesi 2018/2439 E. , 2019/12581 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, meydana gelen kazada aynı aileden iki kişinin öldüğünü, davalının ise zarara neden olan aracın işleteni olarak zarardan sorumlu olduğunu açıklayıp davacı ... için 40.000,00 TL, davacı ... ve davacı ... için ayrı ayrı 30.000,00 TL, davacılar ..., ..., ..., ... ve ... için ayrı ayrı 20.000,00 TL olmak üzere toplam 200.000,00 TL tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamı, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile davacılar ..., ..., ... için 3.000,00"er TL, davacılar ... ve ... için 2.000,00"er TL, davacı ..., ... ve ... için 20.000,00"er TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, T.B.K.’nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, T.M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar, olayın meydana geliş şekli, kusur durumu dikkate alındığında, davacılar ..., ..., ..., ... ve ... yararına takdir olunan manevi tazminatların “bir miktar az” olduğu görülmüş, hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar ..., ..., ..., ... ve ... yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 3.739,63 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 30/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.