11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/777 Karar No: 2018/8632 Karar Tarihi: 31.10.2018
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/777 Esas 2018/8632 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2017/777 E. , 2018/8632 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, mahkumiyet
5271 sayılı CMK"nin 231. maddesinin 11. fıkrasında yer alan “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir.” şeklindeki düzenlemeye göre; cezanın kısmen infazı, ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar verilebilmesinin ancak yükümlülüklerini yerine getiremeyen sanık yönünden mümkün bulunduğu gözetilmeden, "resmi belgede sahtecilik" suçundan yargılandığı davada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanığın, denetim süresi içinde yeniden suç işlemesi nedeniyle CMK"nin 231/11. maddesi uyarınca hakkındaki hükmün açıklanması sırasında hükmolunan cezanın ertelenemeyeceğinin gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır,
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Tavas Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2013/122 Esas ve 2014/16 Karar sayılı ilamı ile 07.08.2009 tarihinde işlediği dolandırıcılık suçundan dolayı sanık hakkındaki hükmün açıklanması için ihbarda bulunulduğu, bu ilamda sanığın işlediği TCK"nin 157. maddesinde yer alan dolandırıcılık suçunun, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenerek uzlaşma kapsamına alındığı anlaşıldığından, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın dolandırıcılık suçu nedeniyle hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinin gerekli olması karsısında; dolandırıcılık suçu yönünden, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkûm olup olmadığı tespit edilip, sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31.10.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.