18. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/13754 Karar No: 2015/3568 Karar Tarihi: 16.03.2015
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/13754 Esas 2015/3568 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi 2014/13754 E. , 2015/3568 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, çatı ve bağımsız bölümün tamir bedelinin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
1-Dava konusu sitenin birden fazla parsel üzerinde kurulu olup olmadığı, kurulu ise diğer parsellerin ada ve parsel numarası tarafların açıklamalarına başvurulmak suretiyle düzenlenecek tutanakla tespit edilip sözü edilen sitenin üzerinde kurulduğu parsel ya da parsellerde kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulup kurulmadığı, birden fazla parselde kurulu ise 5711 sayılı Yasa ile değişik 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerine göre toplu yapı yönetimine geçilip geçilmediği, geçilmiş ise tarihi, 5711 sayılı Yasa ile değişik Kat Mülkiyeti Yasası"nın 66 ve 67. maddeleri gereğince toplu yapıyı oluşturan imar parselleri ve ortak yerlerin tapuda birbirleriyle bağlantıları sağlanmak suretiyle irtibatlandırılıp irtibatlandırılmadığı sorularak buna ilişkin tapu kayıtlarının ve toplu yapı yönetim planı örneğinin, toplu yapı kurulmamış ise ilgili ada ve parsellere ait tapu kayıtları ile yönetim planlarının örneklerinin ilgili tapu müdürlüğünden istenmesinden, 2-Davalı ... ve ..."e hükmün Tebligat Yasasının 21. maddesi gereğince tebliğ edildiği bildirilmiş ise de tebligat mazbatasındaki adresin “adres kayıt sistemi”nde gösterilen adres ile aynı olup olmadığı belirtilmemiştir. Bu durumda tebliğ işleminin Tebligat Yasasının değişik 21/2.maddesinde belirtilen usule uygun olduğu düşünülemez. Öte yandan haber verilen komşunun imzası alınmadığı gibi imzadan imtina ettiğine dair şerh bulunmadığından Tebligat Kanunu"nun 21/1.maddesinde belirtilen usule de uyulmamıştır. Bu nedenle yapılan tebligat usulsüz olup mahkemece hükmün adı geçen davalıya yöntemine uygun tebliği ile temyiz süresinin beklenmesinden, 3-Davalı ..., ..., ..."e mahkemenin gerekçeli kararı ve davacı vekilinin temyiz dilekçesinin sırası ile "Halası ..." ismine "...a" ismine "...r" ismine, "Halası ... ismine, tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Tebligat Yasası"nın 16. maddesine göre kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan ehil ve reşit kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır. Bu yasa hükmüne göre adı geçen kişinin tebligatı almaya ehil olup olmadığı tebligat mazbatasında yazılmadığı için yapılan tebligat geçerli değildir. Bu nedenle yukarıda adı geçen kişiye temyiz dilekçesi ve mahkemenin gerekçeli kararının yöntemince tebliğ edilerek temyiz ve cevap sürelerinin beklenmesinden 4-Davalı ... ve ...i"ye gerekçeli kararın ve temyiz dilekçesinin tebliğine dair tebligata dosya içinde rastlanmamıştır. Adı geçen davalılara gerekçeli kararın ve temyiz dilekçesinin tebliğ edilip edilmediği, tebliğ edilmişse tebligatın dosyaya konulmasından, Sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 16.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.