17. Ceza Dairesi 2016/6009 E. , 2018/2309 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)İştirak halinde suç işleyen suça sürüklenen çocuklardan sarfına sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinin ayrı ayrı, ortak yapılan yargılama giderlerinin ise payları oranında alınmasına karar verilmesi gerekirken, yargılama giderlerinin eşit olarak alınmasına karar verilmek sureti ile 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
2)Suça sürüklenen çocuğun payına düşen yargılama giderinin 6352 sayılı Yasa"nın 100. maddesi ile CMK"nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğu ve bu nedenle suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderine ilişkin bölüm çıkartılarak yerine ""suça sürüklenen çocuğun payına düşen yargılama giderinin 6352 sayılı Yasa"nın 100. maddesi ile CMK"nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle hazine üzerinde bırakılmasına" cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.04.2014 tarih, 2013/13-136 (E.) ve 2014/193 (K.) numaralı ""...Soruşturma aşamasında elde ettiği delillerden ulaştığı sonuca göre iddianameyi hazırlamakla görevli iddia makamı, düzenlenen iddianame ile CMK’nun 225/1. maddesi uyarınca kovuşturma aşamasının sınırlarını belirlemektedir. Bu bakımdan iddianamede, yüklenen suçun unsurlarını oluşturan fiil/fiillerin nelerden ibaret olduğunun hiçbir tereddüte yer bırakmayacak biçimde açıklanması zorunludur. Böylelikle sanık; iddianameden üzerine atılı suçun ne olduğunu hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde anlamalı, buna göre savunmasını yapabilmeli ve delillerini sunabilmelidir. CMK"nun 226. maddesindeki düzenlemeyle iddianamede anlatılan eylem değişmemiş olduğunda, kanun koyucu o eylemin hukuksal niteliğinde değişiklik olmasını "yargılamanın sınırlılığı" ilkesine aykırı görmemiş, bu gibi hallerde sanığa ek savunma hakkı verilerek değişen suç niteliğine göre bir hüküm kurulmasına imkan sağlamıştır. Bu düzenlemenin bir sonucu olarak mahkeme, eylemin hangi suçu oluşturacağına ilişkin nitelendirmede iddia ve savunmayla bağlı değildir. Örneğin, iddianamede hırsızlık olarak nitelendirilen eylemin suç eşyasının kabul edilmesi suçunu oluşturacağı görüşünde olan mahkemece, sanığa ek savunma hakkı da verilmek suretiyle bahse konu suçtan hüküm kurulabilecektir. İddianamede anlatılan ve kapsamı belirlenen olayın dışında bir fail ve fiilin yargılanması söz konusu olduğunda ise, suç duyurusunda bulunulması ve iddianame ile dava açılması halinde gerekli görülürse her iki iddianame ile açılan davaların birleştirilmesi yoluna gidilebilecektir..."" şeklindeki kararı göz önüne alındığında, suça sürüklenen çocuk ... hakkında TCK"nın 165/1. maddesi gereğince cezalandırılması için kamu davası açıldığı, suça sürüklenen çocuğun TCK"nın 142/1-b ve 143 maddelerinin uygulanması ihtimaline binaen ek savunmasının alınarak hırsızlık suçundan mahkumiyetine karar verildiğinin anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuk hakkında tanzim olunan iddianamede hırsızlık suçundan açılmış dava olmadığı halde, anılan suçtan ek savunma verildikten sonra suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine karar verilmesi suretiyle, "Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir." şeklinde düzenlenen 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 225/1. maddesine aykırı davranılması,
Kabule göre de;
2-İştirak halinde suç işleyen suça sürüklenen çocuklardan sarfına sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinin ayrı ayrı, ortak yapılan yargılama giderlerinin ise payları oranında alınmasına karar verilmesi gerekirken, yargılama giderlerinin eşit olarak alınmasına karar verilmek sureti ile 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
3-Suça sürüklenen çocuğun payına düşen yargılama giderinin 6352 sayılı Yasa"nın 100. maddesi ile CMK"nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğu ve bu nedenle suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 27.02.2018 günü oybirliğiyle karar verildi.