17. Hukuk Dairesi 2018/1982 E. , 2019/12559 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ...Ş vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili;davalının 16/06/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı ...Ş."ye ait olan, diğer davalının kullandığı aracın müvekkillerinin oğulları ..."ın daha 20 yaşında iken ölümüne neden olduğunu, murisin markette çalışarak aylık 1.200,00 TL ücret alarak anne ve babasına destek olduğunu, ölümü ile destekten yoksun kaldıklarını, maddi ve manevi olarak kayba uğradıklarını belirterek fazlaya ilişkin talepleri saklı kalmak kaydı ile müvekkillerinin zararının belirlendiği anda arttırılmak üzere 5.000,00 TL maddi, her iki müvekkili için ayrı ayrı olmak üzere 150.000,00"şer TL"den tolam 300.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile, 36.339,20 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile 18.472,86 TL"sinin davacı ..."a, 17.866,34 TL"sinin davacı ..."a ödenmesine, davacıların her biri için ayrı ayrı 25.000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ile davalı ...Ş vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ...Ş vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazası sonucunda meydana gelen destekten yoksunluk nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında, manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, T.M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar için takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Bozma sebep ve şekline göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ve aşağıda dökümü yazılı 4.422,83 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ...Ş."den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 26/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.