MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı, ... Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesinde açtığı 2006/15 - 208 sayılı davanın reddedildiğini bir araya gelmediklerini belirterek Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı olarak dava açmıştır.
Mahkemece; ret ile sonuçlanan ilk dosyada davacı kadın vekiline gönderilen gerekçeli karara ilişkin tebligatın geçersiz olduğu, dava tarihi itibarıyla 3 yıllık sürenin dolmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir.
Davacı tarafından dayanak gösterilen 2006/15 esas sayılı dosyada davacı kadın vekiline 08.11.2006 tarihinde, davalı erkek vekiline 09.11.2006 tarihinde gerekçeli kararın tebliğ edilmiş olduğu ve taraflarca tebligatların usulsüz olduğuna ilişkin bir iddia veya itiraz ileri sürülmediği gibi, davalı erkeğin 09.04.2015 tarihli davaya cevap dilekçesinde “Davacı tarafından daha önce açılan davanın reddedildiği ve aradan fiili ayrılık süresinin geçtiği doğrudur" şeklinde beyanda bulunulmakla gerekçeli kararın davalı tarafça tebliğ alındığı anlaşılmaktadır. Bu duruma göre; tebligatın usulsüz tebliğ edildiği kabul edilse dahi, davalı tarafça tebligatın öğrenildiği kabul edilip öğrenme tarihi hakkında da aksi bir beyanda bulunulmadığından, davalıya yapılan tebliğ geçerli ve 09.11.2006 tarihinde yapılmış sayılır (Tebligat Kanunu m.32/1). Delillerin bu çerçevede değerlendirilip sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.11.2017