Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/6468 Esas 2016/1061 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık ... hakkında; resmi belgede sahtecilik suçundan,TCK"nın 204/1 43, 62/1 ve 53. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası; nitelikli dolandırıcılık suçundan; 158/1-f,son, 62/1, 52/2 ve 53. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 83.320 TL adli para cezası,
Sanık ... hakkında her iki suçtan beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar ortak oldukları şirketin faaliyeti kapsamında birlikte hareket etmek suretiyle katılanın komisyoncu olarak çalıştığı şirketten aldıkları kumaş karşılığında 47.000 TL, 37.500 TL ve 36.200 TL bedelli çekleri sahte olarak tanzim edip verdikleri, böylelikle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia olunan olayda;
Vakıflar Bankasının 27/05/2010 tarihli yazısında özetle 47.000 TL bedelli çekteki keşideci imzasının hisse devrinden önceki hakim hissedar ve yönetici imzasına benzediğinin, hisse devrinden sonraki yönetici imzalarına benzemediğinin belirtilerek basım kağıdının sahte olup olmadığının çek aslının incelenmesi halinde bildirilebileceğinin belirtilmesi, suça konu üç adet çekin sahte olarak üretilip üretilmedikleri hususunda bir tespitin yapılmamış olması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; suça konu çeklerin sahte olup olmadıkları, aldatma yetenekleri bulunup bulunmadığı hususunda bilirkişi raporu aldırılması, gerekli görülmesi halinde keşidecilerin bankadaki ve kamu kurumlarındaki imza ve yazı örneklerinin temin edilerek
adlarına atfen atılan imzaların kendilerine ait olup olmadığı hususunda da bilirkişi incelemesi yaptırılması,sanıklar arasındaki ortaklığın ne zaman başlayıp bittiğinin tespiti açısından şirkete ait ticaret sicil kayıtlarının getirtilmesi ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
Kabule göre de;
1-Farklı zamanlarda tanzim edildikleri hususunda bir tespit bulunmayan suça konu çeklerin, katılana aynı anda verilmiş olmaları durumunda TCK"nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı nazara alınarak; çeklerin katılana farklı zamanlarda mı yoksa aynı anda mı verildiği hususu araştırılmadan sanık Tamer hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanması,
2- 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK"nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun"un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde uygulama yapılarak eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09/02/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.