Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için  Tetkik Hakimi  tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine, borçlu şirket tarafından imzaya itirazın yanında çekteki cironun sahte olduğu ileri sürülerek icra mahkemesine başvurulduğu anlaşılmaktadır.
Alacaklı vekilinin, borçlu şirketin imzaya itirazından sonra, 05.07.2010 ve 13.10.2010 tarihlerinde, ihtiyati hacizden feragat ettiğini beyan etmiş olması; açıkça takip konusu alacaktan ve takipten vazgeçilmediği sürece borçlunun itirazının esasının incelenmesine engel teşkil etmez.
O halde mahkemece; itirazın esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.