Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/5446 Esas 2012/23877 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5446
Karar No: 2012/23877

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/5446 Esas 2012/23877 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2012/5446 E.  ,  2012/23877 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Gemlik İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 23/11/2011
    NUMARASI : 2011/126-2011/172

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlunun tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi  tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Bir mahkeme kararının gerekçesi, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyar; kısaca, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterir. Tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay"ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün bulunması, zorunludur. Bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerektiğini öngören Anayasa"nın 141/3.maddesi ve ona  paralel bir düzenleme içeren HUKM.nun 388.maddesi,(6100 sayılı HMK.nun 297. maddesi) işte bu amacı gerçekleştirmeye yöneliktir.
    Öte yandan, bazen bir mahkeme kararının, başka bir dava yönünden kesin hüküm veya güçlü delil oluşturup oluşturamayacağı gibi konularda yapılacak hukuksal değerlendirmelerin sağlıklı olabilmesi de, o kararın yukarıda açıklanan nitelikte bir gerekçeyi içermesiyle mümkündür. Herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin direnme kararı verilmesinin, hakimin yargılama görevini savsaması olarak dahi düşünülmesi mümkündür. (Hukuk Genel Kurulu’nun  18.10.2006 tarih ve 2006/11-620 esas, 2006/659 karar sayılı kararı)
    Somut olayda;  mahkemece verilen kararın, yukarıda açıklanan nitelikte bir yasal gerekçeyi içermediği çok açıktır.
    O halde, mahkeme  kararının, işin esasına yönelik herhangi bir inceleme yapılmaksızın, salt bu nedenle bozulması gerekir.
    SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/06/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.