2. Hukuk Dairesi 2016/12747 E. , 2017/12669 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, nafakalar ve tazminatların miktarları, aile konutu şerhi talebi hakkında verilen karar ve tedbir nafakasının belli zaman aralığında kaldırılması yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından, kendi boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve manevi tazminat talebinin reddi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 14.11.2017 günü duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ...ile karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanma hükmünün taraflarca temyiz itirazlarının kapsamı dışında bırakılmak suretiyle kesinleştiğinin, evliliğin boşanmayla sona erdiğinin, evlilik sona erdiğinde, davaya konu taşınmazın aile konutu niteliğinin de ortadan kalktığının, bu nedenle aile konutu şerhi davasının da konusu kalmadığının ve sonucu itibariyle mahkemece, bu talebe ilişkin verilen kararın doğru olduğunun anlaşılmasına göre, davacı-karşı davalı ve davalı-karşı davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Mahkemece kolluk marifetiyle düzenlettirilen sosyal ve ekonomik araştırma tutanağına göre, davacı-karşı davalı kadının çalışmadığı ve gelirinin olmadığı, tutanağa bağlanmış ise de; dosya arasındaki, tapu kayıtlarından birden fazla taşınmazda hissesinin bulunduğu, bir kısım belgeler ve SGK kayıtlarına göre de çalışma kayıtlarının olduğu görülmektedir. Gerçekleşen bu durum karşısında, davacı-karşı davalı kadının bir işte çalışıp çalışmadığı hususunda dosya kapsamına göre çelişki mevcuttur. Bu bağlamda, mahkemece kadının kendisini yoksulluktan kurtaracak derecede sürekli ve düzenli bir gelirinin olup olmadığı ya da davacı-karşı davalı kadın yargılama aşamasında çalışıyorken işten ayrıldı ise işten kendi iradesiyle mi yoksa başka sebeple mi ayrıldığı hususu ile üzerine kayıtlı taşınmazların değerleri, bu taşınmazların kendisine gelir getirecek nitelikte olup olmadığı konusunda araştırma yapılmayarak mevcut çelişki giderilmeksizin, eksik incelemeyle davacı-karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin yazılı olduğu şekilde kabulü yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, taraf vekilleri duruşmaya geldiklerinden duruşma için taktir olunan 1.480,00 TL. vekalet ücretinin Meltem"den alınıp ..."e verilmesine ve 1.480,00 TL. vekalet ücretinin de Cavit"den alınıp Meltem"e verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.11.2017