Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8487
Karar No: 2016/2977
Karar Tarihi: 12.04.2016

Hırsızlık - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2015/8487 Esas 2016/2977 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir işyerinde kendilerini polis ve komiser olarak tanıtan sanık ve arkadaşlarının, emniyet kimliği göstererek işyeri sahibinden para istediklerini tespit etmiştir. Sanığın eylemi, kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturduğu için hükümlülüğü yerine, kanıtların takdirinde yanılgıya düşülerek hırsızlık suçu kabul edilmiştir. Mahkeme, savunmana ödenen avukatlık ücretini, yeterli ödeme gücü bulunmayan sanığa yargılama gideri olarak yükletmiş ve sanığın hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK'nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar vermiştir. Ancak, Anayasa Mahkemesi’nin kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesi iptal edildiğinden, bu karar bozulmuştur. Kanun maddeleri: 5237 Sayılı TCK'nın 158/1-d, 5271 Sayılı Yasa'nın 150/3, TCK'nın 53/1-a-b-c-d-e ve 53/1-c bendleri.
6. Ceza Dairesi         2015/8487 E.  ,  2016/2977 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Adli sicil kaydına göre, Asliye Ceza Mahkemesinin 2003/413-361 Esas ve Karar sayılı ilamı ile tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında, 5237 sayılı Yasanın 58/6-7. maddesi ile uygulama yapılmaması, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış,

Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler kurulunun takdirine göre, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Ancak;

1-) Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler bulunmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından, sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.

Somut olayda; kendisini polis memuru ... olarak tanıtan sanığın, polis ve komiser olarak tanıtan arkadaşlarıyla yakınanın işyerine gittikleri, polis kimlikleri ve izin belgesi olduğunu söyledikleri belgeleri yakınana göstererek, “Daha önceden devrettiği evrakını inceleyeceklerini, bu şirketin devredildiği ve alışverişte bulunduğu Şirketinde usulsüzlükler meydana geldiğini belirterek evrakını inceleyeceklerini, teknik ekip göndereceklerini, eğer evraklarını incelemelerini ve bir eksik bulmalarını istemiyorsa, 20.000.-TL vermesi gerektiğini” söyleyerek para istedikleri, yakınanın Ancak 5.000.-TL verebileceğini” söylemesine karşılık amiri olduğunu söyledikleri birisiyle görüşüp 10.000.-TL ye razı olduğunu söyleyerek bu parayı istedikleri, yakınanın parayı vereceğini söyleyerek iki gün sonra 3.000.-TL"sini içerisinde, 2 saat sonra 2.000.-TL sini de temin edip aynı yerde ve bir süre sonra yanında 1.000.-TL olmak üzere para verdiğinin anlaşılması karşısında; emniyete ait kimlik belgesini gösteren sanığın eyleminin, 5237 sayılı TCK"nın 158/1-d bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilip hükümlülüğü yerine, kanıtların takdirinde yanılgıya düşülerek yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile hırsızlık suçu kabul edilerek yazılı biçimde karar verilmesi,

2-) Kabul ve uygulamaya göre de;

a-)Mahkemece 5271 sayılı Yasa’nın 150/3. maddesi uyarınca, sanığın savunmasını yapmak üzere zorunlu savunman görevlendirilmesi nedeniyle, savunmana ödenen avukatlık ücretinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı biçimde, yeterli ödeme gücü bulunmayan sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,

b-)Sanığın, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK"nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına, ancak, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK"nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,

Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkının saklı tutulmasına,12.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi