14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/9547 Karar No: 2017/224 Karar Tarihi: 16.01.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/9547 Esas 2017/224 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2016/9547 E. , 2017/224 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.07.2012 gününde verilen dilekçe ile birinci kademede elatmanın önlenmesi, ikinci kademede taşkın yapı nedeniyle tazminat ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın taşkın yapı nedeniyle tazminat ve ecrimisil yönünden kabulüne dair verilen 20.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, birinci kademede elatmanın önlenmesi ve kal ikinci kademede taşkın yapı nedeniyle tazminat ve ecrimisil istemine ilişkindir. Davacı vekili; müvekkilinin 890 ada, 8 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davalının da aynı mevkiide kain 890 ada 9 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davalının taşınmazında bina inşa ederken müvekkilinin arsasına yaklaşık 30 m2 tecavüz ettiğini, davalının kötü niyetli tecavüzü ile oluşan taşkın inşaattaki elatmanın önlenmesi ve binanın taşkın kısmının kaline hükmedilmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile taşkın inşaattan kaynaklanan 1.000,00 TL ecrimisil tazminat alacağına hükmedilmesini, elatamanın önlenmesine ve kale ilişkin talebinin kabul edilmemesi halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile taşkın inşaattan kaynaklanan 1.000,00 TL"lik arsa bedeli ve muhik tazminat alacağına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; taşkın olarak yapılan inşaatın değerinin açıkça arazi değerinden daha fazla olduğu anlaşıldığından, davacının terditli talepleri de dikkate alınarak uygun bir bedel karşılığında TMK"nın 724. maddesi uyarınca taşkın inşaatın yapılmış olduğu arazinin 23, 26 metrekarelik kısmının davalılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili ve katılma yolu ile davacı vekili temyiz etmiştir. Bir davada hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Bu talebin azına karar verilebilmesine rağmen daha fazlasına veya talepten başka bir şeye karar verilemez. Nitekim, “Taleple bağlılık ilkesi” başlıklı HMK’nın 26. maddesi gereğince “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Hakimin, tarafların talepleriyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır.” Somut uyuşmazlıkta, davacı dava dilekçesinde taşkın yapı nedeniyle elatmanın önlenmesi ve kal olmadığı takdirde tazminat ve ecrimisil talebinde bulunmuştur. Davacının bu istemi dışında davalı tarafın tapu iptal ve tescile ilişkin karşı davası da bulunmadığı halde taşkın alanın tapusunun iptali ile davalılar adına tesciline karar verilmesi HMK’nın 26. maddesi hükmüne aykırıdır. Ayrıca davacının elatmanın önlenmesi ve kal talebi hakkında karar verilmeden doğrudan tazminat talebi hakkında hüküm kurulması da doğru değildir. Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ve davalı vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.01.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.