16. Ceza Dairesi 2020/5756 E. , 2021/2793 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Resmi belgede sahtecilik
Hüküm : Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK"nın
314/2, 3713 sayılı Kanunun 3/1, 5/1, TCK"nın 62/1,
58/9, 53/1-2-3, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet;
Resmi belgede sahtecilik suçundan TCK"nın 204/1,
3713 sayılı Kanunun 4/1, 5/1, TCK"nın 62/1, 53
maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına ilişkin
istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin İlk Derece Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, istinaf ve temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
1-) Sanık hakkında, Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hüküm yönünden;
Resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin Bölge Adliye Mahkemesinin kararı, verilen cezanın tür ve süresine göre CMK"nın 286/2-b maddesi gereğince temyiz edilemez nitelikte olduğundan sanık müdafiinin temyiz isteminin CMK"nın 298. maddesi gereğince REDDİNE,
2-) Sanık hakkında, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz itirazının incelenmesinde;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, Zaman gazetesine abone olmanın örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında belirtildiği üzere; dosya kapsamındaki delillere ve yerel mahkemenin kabulüne göre örgüt içerisindeki konum ve faaliyetleri itibariyle örgüt içerisinde Burdur il imamı olduğu anlaşılan sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 314/1. maddesinde yazılı "Silahlı Terör Örgütünü Yönetme" suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5271 sayılı CMK’nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, verilen ceza miktarı ile tutuklulukta geçirilen süre ve mevcut delil durumu dikkate alınarak sanık müdafiinin tahliye taleplerinin reddine, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Burdur Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE 20.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.