21. Ceza Dairesi Esas No: 2016/4807 Karar No: 2016/4248 Karar Tarihi: 10.05.2016
213 sayılı Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/4807 Esas 2016/4248 Karar Sayılı İlamı
Özet:
21. Ceza Dairesi tarafından verilen 2016/4807 E. ve 2016/4248 K. sayılı kararda, sanığın 213 sayılı Vergi Usul Kanununa muhalefet suçundan mahkum olduğu belirtilmiştir. Ancak, kararda yapılan ceza tayini hatalıdır ve sanığın sabıkalı olduğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilerek çelişkiye neden olacak şekilde hüküm kurulmuştur. Ayrıca, suç tarihinde sanığın adli sicil kaydı bulunmaması nedeniyle erteleme hükümlerine ilişkin karara da uymamıştır. \"Sahte belge düzenlemek\" suçundan kurulan hüküm yönünden ise, sanığın \"sahte belge kullanmak\" suçundan cezalandırılması talebiyle açılmış bir dava olduğu ve iddianamenin bu hususta tanzimi istenilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri olarak, 5904 sayılı Yasayla yapılan değişiklik sonucunda 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359/a-2 maddesinde düzenlenen suç için öngörülen hapis cezasının alt sınırının 18 aya yükseltilmesi (TCK 53. madde), sahte belge düzenlemek (213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesi).
21. Ceza Dairesi 2016/4807 E. , 2016/4248 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanununa muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre ”defter ve belge gizlemek” suçundan kurulan hükme yönelik katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; 1-)2005 takvim yılına ait defter ve belgelerin 15.10.2010 tarihli tebligatla istenmiş olması nedeniyle suç tarihinin 02.11.2010 olacağı, suç tarihinden önce 5904 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik ile 213 sayılı Yasanın 359/a-2 maddesinde düzenlenen suç için öngörülen hapis cezasının alt sınırının 18 aya yükseltilmesi nedeniyle temel cezanın 18 ay olacağı gözetilmeden, 1 yıl olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini, 2-)Suç tarihi itibariyle adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında ertelemeye ilişkin hüküm uygulanırken tekrar suç işlemeyeceğine dair olumlu kanaate varıldığının belirtilmesi karşısında, “sanığın sabıkalı oluşu, duruşmada gözlenen kişilik özellikleri, suç işleme yönündeki olumsuz tutumu"" gerekçe gösterilip hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilerek çelişkiye neden olacak şekilde hüküm kurulması, 3-)Kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, TCK"nun 53. maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanamayacağının gözetilmemesi, 4-)“Sahte belge düzenlemek” suçundan kurulan hüküm yönünden ise; "sahte belge kullanmak" ile "sahte belge düzenlemek" suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu ve dönüşemeyeceği, 5271 sayılı CMK"nun 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, sanık hakkında sahte belge kullanmak suçundan cezalandırılması talebi ile kamu davası açıldığı, "sahte belge düzenlemek" suçundan açılmış bir dava bulunmadığı, dava şartı olan mütalaanın ve ekindeki raporların sahte belge düzenlemek suçuna ilişkin olduğu, iddianamenin bu hususta tanzimi istenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sahte belge düzenlemek suçundan kurulan hükmün sair yönleri incelenmeden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 10.05.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.