11. Hukuk Dairesi 2016/9431 E. , 2018/2134 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/09/2015 tarih ve 2011/238-2015/151 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin reklam panolarında kullanılan malzemeleri parça olarak ithalatı, montajı ve ürün haline getirilerek "..." markası altında pazarladığını, davalı ...’nun daha önce çalışanları olduğunu, vakıf olduğu bilgileri alan adından ilgili sayfaya girerek sayfa kendisine aitmiş gibi tanıtımlarda bulunduğunu, davalı tarafın alan adını yasal olmayan yollarla ele geçirdiğini, müvekkiline ait “...” markası adı altında ürün sattığını, bu konuda suç duyurusunda bulunulduğunu ileri sürerek “led pano” markasının davalı tarafından kullanımı ile web sitesinin yayınının durdurulmasını, alan adının davacı şirkete iadesini, tescilli markaya tecavüzün tespit ve önlenmesine, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, “...” alan adını kendi adlarına tahsisen alındığını, davacının iddialarının doğru olmadığını, davacının kendi alan adının “www.....com.tr” şeklinde, kendi alan adının ise “www.....com” şeklinde olduğunu, iki alan adının farklı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davalının "..." markasını internet sitesinde, davacının marka kapsamındaki ürünlerin satış ve tanıtımında kullandığı, her iki taraf markalarının aynı ibarelerden oluştuğu, markanın kullanıldığı ürünlerin de aynı olduğu, markalar arasında iltibasa yol açıcı benzerlik mevcut olduğu, söz konusu kullanımın davacının marka haklarına tecavüz oluşturacağı, davacının bilirkişi ücreti yatırmadığından zarara uğrayıp uğramadığı, varsa zararının miktarı tespit edilemediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalılar adına kayıtlı olan "www.....com" alan adının iptali ile davacı adına tahsisine, takdiren 5.000 TL manevi tazminata, maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı davalılar vekili temyiz etmiştir.
1. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
.... Dava, marka hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi ve davalılar adına kayıtlı alan adının davacı şirkete iadesi ile maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olup, mahkemece davalılar adına kayıtlı olan “www.....com” alan adının iptali isabetli ise de ayrıca anılan alan adının davacı adına tahsisine karar verilmesi yasal altyapıdan yoksun olup, bu husus gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile karar verilmesi doğru görülmemişse de, anılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kararın bu yönüyle düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazının reddi ile (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “ile davacı adına tahsisine” ibaresinin çıkartılması suretiyle, kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 20/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.