18. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/14342 Karar No: 2015/3492 Karar Tarihi: 16.03.2015
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/14342 Esas 2015/3492 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi 2014/14342 E. , 2015/3492 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, ortak gider borcunu ödemeye davalı hakkında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve %40 icra inkar tazminatı istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı yönetim vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; borçlu davalının aidat, avans, doğalgaz, kolon, merdiven, boya ve dış cephe bedellerini ödememesi sebebiyle hakkında başlatılan icra takibine itiraz ettiğini ileri sürerek haksız olarak yaptığı itirazın iptali ile takibin devamı ve %40"dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiş; mahkemece, ... 1. İcra Müdürlüğünün 2012/8372 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde icra müdürlüğü tarafından durma kararının verilmediği, icra takibinin durdurulmadığı, bu nedenle itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesinin gerekmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. İcra İflas Kanunu"nun 67. maddesine göre; “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir." düzenlemesine yer verilmiştir. Buna göre itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesi için icra müdürlüğünün durma kararı vermesine gerek bulunmadığı, itiraz üzerine takibin doğrudan duracağı dikkate alındığında mahkemece işin esasına girilerek oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmek gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.