Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/31508
Karar No: 2016/2966
Karar Tarihi: 04.04.2016

Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2013/31508 Esas 2016/2966 Karar Sayılı İlamı

6. Ceza Dairesi         2013/31508 E.  ,  2016/2966 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Yağma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Cumhuriyet Savcısı soruşturma evresi sonunda kamu davasının açılmasına ya da kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin iki karardan birini verir.
    Kovuşturmaya yer olmadığına kararları kesin hüküm niteliğinde değillerdir.
    Kovuşturmama kararına karşı;
    a) Suçtan zarar gören, kovuşturmasızlık kararının kendisine bildirilmesinden başlayarak 15 gün içinde bu karara itiraz ederse itirazı inceleyen makam itiraz dilekçesinde kamu davasını haklı gösterecek olaylar ve deliller görür ise kamu davasının açılmasına karar verir. Cumhuriyet Savcısı bu halde kamu davası açar. Hakimin Cumhuriyet Savcısının yerine geçerek dava açması dahi söz konusu olamaz. (Kovuşturmaya yer olmadığına dair Cumhuriyet Savcısının kararına itiraz CMK"nın 173. maddesinde düzenlenmiştir.)
    b) Cumhuriyet Savcısı, şüpheli ve/veya şüphelilere karşı yeni delillerin çıkması durumunda da yeniden değerlendirme yaparak daha önce kovuşturmasızlık verdiği konuda dava açabilir. (CMK. 172/2).
    Ancak; kovuşturmama kararı sanık veya/sanıklar için bir baskı aracı da olamaz, o halde gelişi güzel bu karar kaldırılıp dava açılamaz.
    Ayrıca sanık ve/veya sanıkların, haklarında her aşamada suçları oluşturan hangi eylemlerden usulüne uygun bir yargılama yapıldığını bilme hakkına sahip olduğu da önemsenmelidir.
    CMK"nın 171. maddesinde Cumhuriyet Savcısının kamu davasını açıp açmayabileceği hususuna yer verilmiştir. Yani her durumda dava açma yetkisi Cumhuriyet Savcısında bulunmaktadır.
    CMK"nın 174. maddesine göre, “soruşturma, kovuşturma ve hüküm, yalnız iddianamede beyan olunan suç ve zan altına alınan şahıslara yöneliktir. Hükmün konusu, duruşma sonucuna göre iddianamede gösterilen fiilden ibarettir.
    İddianamede anlatılan olay hükmün konusudur. Dava konusu yapılmayan bir eylem nedeniyle yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
    Somut olayımıza gelince; Yakınanın başvurusu üzerine ... Cumhuriyet Başsavcılığının 31/03/2010 tarih 2010/81 E. sayılı iddianamesi ile sanık ... hakkında, yakınana yönelik tehdit, huzur ve sükunu bozmak eylemleri ile ilgili olarak TCK"nın 106/2-c, 53/1; 123/1, 53/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması için Sultanhisar Asliye Ceza Mahkemesinde kamu davası açıldığı, aynı olayla ilgili olarak yağma suçunu işlediğine dair yeterli delil elde edilemediği gerekçesiyle 31/03/2010 tarihli ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, Uyapta yapılan incelemeye göre 20/04/2010 tarihinde yakınana tebliğ edilen bu karar CMK"nın 172/2-3, 173. maddeleri uyarınca ortadan kaldırılmadığı halde, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 22/04/2010 tarih, 2010/48 Esas ve 113 Karar sayılı hükmü ile sanığın yakınana yönelik tehdit eylemlerinin ondan para koparmaya yönelik olduğu gerekçesiyle TCK"nın 148/1, 35, 53. maddeleri uyarınca yargılanması için görevsizlik kararı verildiği, ... Ağır Ceza Mahkemesi tarafından anılan görevsizlik kararı kabul edilerek yapılan yargılama sonunda sanığın, TCK"nın 149/1-c-f, 35/2, 62. maddeleri uyarınca hükümlülüğüne karar verildiği olayda;
    Usulüne uygun olarak tanzim edilen iddianame ile açılan kamu davası, bir suç için yargılamanın başlayabilmesini sağlayan dava şartıdır.
    Somut olayda ... Asliye Ceza Mahkemesince, sanığın yağma eylemi ile ilgili olarak verilen 31/03/2010 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın CMK"nın 172/2-3, 173. maddeleri uyarınca ortadan kaldırılmadığı gözetilmeden verilen 22/04/2010 tarihli görevsizlik kararının iddianame yerine geçmediği, sanık hakkında “yağmaya kalkışma” suçundan usulüne uygun olarak açılmış bir kamu davasının bulunmadığı düşünülmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 04/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi