
Esas No: 2019/1787
Karar No: 2019/10111
Karar Tarihi: 19.12.2019
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/1787 Esas 2019/10111 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davacı Kurum vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Kusur raporlarının, 506 sayılı Yasa, 4857 sayılı Yasanın 77. ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğünün 2 vd maddelerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. 4857 sayılı Yasanın 77. maddesi; “İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler. İşverenler, işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar...” düzenlemesini içermektedir. Anılan düzenleme, işçiyi gözetim ödevi ve insan yaşamının üstün değer olarak korunması gereğinden hareketle; salt mevzuatta öngörülen önlemlerle yetinilmeyip, bilimsel ve teknolojik gelişimin ulaştığı aşama uyarınca alınması gereken önlemlerin de işveren tarafından alınmasını zorunlu kılmaktadır. İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır.
Yukarıdaki maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, özellikle davaya konu kazayla ilgili maddi olgu doğru belirlenmeli, olayın niteliği, davalıların ve dava dışı tarafların olay anındaki sıfatları ve olaya etkileri araştırılarak, bilhassa Orman İşletme Müdürlüğünün somut olayda işverenlik sıfatının bulunmaması karşısında, 3. kişi olarak olaya etki eden bir kusurunun bulunup bulunmadığı irdelenmelidir. Bu sebeple kazaya konu olayla ilgili tazminat ve ceza dava dosyaları getirilerek olayın nasıl gerçekleştiği ile tarafların kusur oranlarının ayrıntılı olarak değerlendirilebilmesi ve çelişkilerin giderilmesi amacıyla, uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetinden uygun bir kusur raporu alınmaması, davacının ıslah dilekçesinin içeriğine ve mevcut kusur oranlarına göre davalı ... yönünden ıslahın gözetilmemesi ve gerçek zarara ilişkin hesap raporunda her bir hak sahibi için peşin sermeye değerli gelir ile gerçek zararın ayrı ayrı karşılaştırılarak sorumlu olunan tutarın belirlenmemesi de isabetsizdir ve bozmayı gerektirir.
O halde, davacı kurum vekili ve davalı ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ..."a iadesine, 19.12.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.