11. Ceza Dairesi 2016/8614 E. , 2018/8547 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Beraat
Sanıklar ... ve ... hakkında 2008-2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçundan verilen beraat kararları ile sanık ... hakkında 2008 yılında sahte fatura düzenlemeye iştirak ve sanık ... hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçuna iştirak suçlarından verilen beraat kararlarına yönelik olarak Cumhuriyet savcısı ile katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Hitit Vergi Dairesi Müdürlüğünün 178 069 2427 vergi numaralı mükellefi olan ... Petrol İnş. Turz. Gıda Nak. Ltd. Şti."nin yetkilisi olan ... ile 13.05.2008 tarihli vekaletname ile yetki vererek şirketi birlikte idare ettikleri sanık ... hakkında 2008-2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçunu işledikleri, sanıklar ...’ın 2008 yılında sahte fatura düzenleme suçuna iştirak ettiği, ...’un ise 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçuna iştirak ettiği iddiasıyla açılan kamu davasında, sanıklar ... ve ...’in düzenlenen faturaların sahte olmadığını savunmaları, firmanın beyannamelerini düzenleyen muhasebecileri ... ve ...’ın ise sadece firmanın defterlerini tuttukları, sahte fatura düzenlendiğini bilmedikleri yönünde savunmada bulunarak suçlamayı kabul etmedikleri, sahte fatura düzenlemek suçunda suçun maddi konusunun fatura oluşu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de, alım-satım ya da hizmet ifasının belgesi olan faturaların, Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, sanıkların düzenlediği iddia olunan faturaların asılları veya onaylı örneklerinin de dosya içerisinde bulunmadığı görülmekle, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi bakımından; suça konu fatura asılları ya da onaylı suretlerinin duruşmaya getirtilip incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, sanıkların ortağı oldukları şirketin düzenlemiş olduğu faturaları kullanan mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin araştırılması, bu şirket yetkilileri hakkında sahte fatura kullanmaktan dava açılmış olup olmadığı belirlenip, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi; faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile faturaları kullanan mükellefin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoku olup olmadığı da araştırılıp, karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması; sanıkların savunmasının doğru olup olmadığının tespiti bakımından, faturaları kullanan mükelleflerin CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanıkları tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanıkların bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması, sonucuna göre toplanan tüm deliller değerlendirilip sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 30.10.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.