14. Hukuk Dairesi 2015/16168 E. , 2017/193 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 08.07.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, tarafların müştereken malik olduğu dokuz adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesini talep ederek dava konusu taşınmazlardan 1589 parsel üzerinde bulunan üç katlı binanın müvekkiline ait olduğunu, iki katlı evin davacı..."a, tek katlı evin ise davacı ..."a ait olduğunu kabul ettiklerini beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile ortaklığın satış sureti ile giderilmesine dair verilen hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 23.10.2014 tarihli 2014/10634 Esas, 11616 Karar sayılı ilamı ile "dava konusu 1589 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki muhdesatlara ilişkin olarak davacılar vekili ve davalının beyanları ile tüm paydaşların ittifakı doğrultusunda üç katlı evin davalı ..., iki katlı evin..., tek katlı evin ..."a ait olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, Dairemizin yukarıda açıklanan ilkeleri doğrultusunda hesaplama yapılarak hüküm sonucunda taşınmazın bulunan toplam değerinin ne kadarının arza, ne kadarının muhdesata isabet ettiği infaza elverişli, açık bir şekilde yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenmesi ve satış bedelinin bölüştürülmesinin de bu oranlar esas alınarak yapılması gerekirken bilirkişi raporuna atıf yapılarak ve davacı ..."ın hak iddia ettiği muhdesatın bilirkişi raporuna göre ekonomik değeri olmadığı, infazda tereddüte neden olacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, dava konusu dokuz adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine ve 1589 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki muhdesatlar yönünden 05/02/2015 havale tarihli inşaat bilirkişisi raporunda gösterilen yansıma oranları dikkate alınarak ..."ın evi için hesaplanan 0,67,... ın evi için hesaplanan 0,23, dava konusu arsa için hesaplanan 0,10 ve ..."a arsadan düşen pay değerinin karşılığı olan 2.524,50 TL olarak hesaplanan yansıma oranlarının 3 ve 2 katlı evlerinin diğer paydaşlar tarafından yapıldığından ve binalardan dolayı arsa değeri artışından ... ın pay almayarak sadece arsadan düşen payı alacak şekilde taşınmazların satış bedellerinin tapu kayıtları ve veraset belgelerindeki payları oranında taraflar arasında dağıtılmasına karar verilmiştir.
Hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Somut olaya gelince; mahkemece dava konusu taşınmazlardan 1589 parsele ilişkin yapılan keşif sonucu alınan 05.02.2015 inşaat bilirkişisi raporunda, taşınmaz üzerinde davalı paydaş ..."a ait üç katlı ev ile davacı paydaş..."a ait iki katlı ev bulunduğu, davacı paydaş ..."a ait tek katlı evin ise çok eski olup ekonomik değerinin bulunmadığı tespit edilmiş; arzın ve muhdesatların dava tarihi itibariyle değerleri ayrı ayrı belirlenip toplanarak 1589 parsel sayılı taşınmazın toplam değeri hesaplanmıştır.
Bu durumda mahkemece, 05.02.2015 havale tarihli inşaat bilirkişi raporunda belirlendiği şekilde taşınmazın toplam değerinin ne kadarının arza, ne kadarının muhdesata isabet ettiği infaza elverişli, açık bir şekilde yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenerek dava konusu taşınmazın satışı sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranların esas alınması ve muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedelin ise payları oranında paydaşlara dağıtılması gerekirken bu hususlar göz önünde bulundurulmaksızın infazda tereddüt yaratacak şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 12.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.