Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/4287 Esas 2016/4246 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/4287
Karar No: 2016/4246
Karar Tarihi: 10.05.2016

Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/4287 Esas 2016/4246 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın özel belgede sahtecilik suçu sebebiyle Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı ve mahkumiyet kararı verildiği belirtilmiştir. Ancak mahkeme kararının bazı eksiklikleri bulunmaktadır. İlk olarak, sanığın suça konu senetleri aynı anda katılana teslim ettiği iddiası ile katılının senetlerin farklı tarihlerde getirildiği şeklindeki beyanları arasında çelişki bulunmaktadır ve bu hususun incelenerek hukuki durumun belirlenmesi gerekmektedir. İkinci olarak, TCK'nun 53/3. maddesi gereği sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği belirtilen yoksunluğun, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği göz önüne alınmadan hüküm kurulmuştur. Son olarak, T.C. Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nun 53. maddesine ilişkin iptal kararının yayımlanması sebebiyle de hüküm bozulmuştur. Bu sebeplerle mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- TCK'nun 43. maddesi: Aynı anda gerçekleşen fiillerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmamaktadır.
- TCK'nun 53/3. maddesi: Velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun süresi, sanığın altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar devam eder. Altsoyu haricindekiler

21. Ceza Dairesi 2015/4287 E. , 2016/4246 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1-)TCK"nun 43. maddesine göre, aynı anda gerçekleşen fiillerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle; sanığın suça konu senetleri aynı anda katılana teslim ettiğini savunması, katılanın ise mahkemedeki beyanında senetlerin değişik günlerde getirildiğini ifade etmesi karşısında; senetlerin farklı tarihlerde verilip verilmediği hususu katılanın defter ve belgeleri de incelenmek suretiyle araştırılarak sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2-)TCK’nun 53/3. maddesi gereğince 53/1-c bendindeki “velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı,
3-)T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.