23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/18731 Karar No: 2016/1058 Karar Tarihi: 09.02.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/18731 Esas 2016/1058 Karar Sayılı İlamı
23. Ceza Dairesi 2015/18731 E. , 2016/1058 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK 157/1, 52 uyarınca 1 yıl hapis ve 1000 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın temyiz talebinin reddine dair 28/04/2015 tarihli ek karara istinaden vermiş olduğu 06/05/2015 havale tarihli dilekçesinde, gerekçeli kararın tebliğine ilişkin 25/01/2014 tarihli tebligat evrakındaki imzanın sanığa ait olmadığını ileri sürmesi üzerine tebligat evrakındaki imzanın sanığın eli ürünü olup olmadığının tespiti açısından yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda adli tıp kurumu tarafından düzenlenen rapora göre, tebligattaki adına atılı imzanın sanığın eli mahsulü olup olmadığının tespit edilememesi karşısında; ""sanık lehine yorum"" ilkesi gereğince 28/04/2015 tarihli temyiz isteminin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilip temyiz talebinin reddine ilişkin ek karar kaldırılarak yapılan temyiz incelenmesinde; Sanığın baştan beri ödeme niyeti olmadığı halde kuyumculukla uğraşan katılanı telefonla arayıp kendisini köylüsü gibi tanıtarak çocuğunu yollayıp borç altın alıp iade etmediği ve ortadan kaybolduğu iddia ve kabul edilen olayda, sanığın ikrarı, katılanın istikrarlı beyanları, kamera kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre; mahkemenin mahkumiyete dair kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş, tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında, 5237 sayılı TCK" nın 58/6-7. maddeleri gereğince mükerrirler hakkındaki infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, ayrıca TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak ; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 50 gün olarak tayin edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "50 GÜN", ve "1000 TL." terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 GÜN" ve "100 TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09/02/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.