4. Ceza Dairesi 2016/16437 E. , 2020/11373 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Şantaj, özel hayatın gizliliğini ihlal
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, katılanın kovuşturma aşamasında şikayetçi olup kamu davasına katılmak istemesi üzerine talebinin kabul edildiği, bu nedenle katılan ... vekilin temyiz isteğinin reddine dair tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmeyerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık ..."nin dosya arasına alınan adli sicil kaydına yer alan, CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil eden sabıkasının TCK"nın 106/1-1. cümle kapsamındaki suça ilişkin olması nedeniyle, hükümden sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında, anılan hükme ilişkin, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre CMK"nın 231. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-Sabıkasız olan, duruşmadaki iyi hali nedeniyle takdiri indirim uygulanan, dosyaya yansıyan olumsuz bir tutum ve davranışı olmayan sanık ... hakkında, "suç işlemeyeceği hususunda vicdani kanaat hasıl olmadığı" şeklindeki yerinde olmayan gerekçe ile CMK"nın 231 ve TCK 51. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığında karar verilmesi,
3-Kabule göre de;
a-Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olan sanık ... hakkında "sanığın sabıka kaydında kasıtlı suçtan mahkumiyet ilamı bulunduğu" şeklindeki yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile TCK"nın 51. maddesinde düzenlenen hapis cezasının ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
b-Sanıklar müdafinin, lehe Kanun hükümlerinin uygulanmasını talep etmesi karşısında, sanıklar hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezalarının, TCK"nın 50. maddesinde yazılı bulunan seçenek yaptırımlardan birine çevrilip çevrilmeyeceğinin tartışılmaması,
c-Sanık ..."nin adli sicil kaydındaki tekerrüre esas alınan ilamın, TCK"nın 106/1-1. cümle kapsamındaki suça ilişkin olması nedeniyle, hükümden sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında, anılan hükme ilişkin, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
d-Anayasa Mahkemesi"nin hükümden önece 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edildiği hususu da nazara alınarak hak yoksunluğuna karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve katılan ... vekili ile sanıklar ... ve ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.