10. Ceza Dairesi 2019/6009 E. , 2019/9242 K.
"İçtihat Metni" T.C.
YARGITAY
10. Ceza Dairesi
Adalet Bakanlığının, 06/11/2019 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ..."un TCK’nın 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 191/6. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına dair Beyoğlu 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 09/06/2010 tarihli ve 2010/785 esas, 2010/706 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip tedbirin infazı sırasında hükümlünün tedbire uymadığından bahisle dosyanın yeniden ele alınarak yapılan yargılama neticesinde, TCK’nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 51. maddesi uyarınca cezasının ertelenmesine ilişkin İstanbul 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 14/02/2013 tarihli ve 2012/1529 esas, 2013/237 sayılı kararının kanun yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 20/11/2019 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanığın 18/02/2010 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu bakımından yapılan yargılama sonucunda, Beyoğlu 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 09/06/2010 tarihli ve 2010/785 esas, 2010/706 sayılı kararıyla, TCK’nın 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 191/6. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına karar verildiği, hükmün yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
2- Denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında, hükümlünün yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle aynen infaz kararı verilmesinin ihbar edilmesi üzerine, dosya yeni bir esasa kaydedilerek yapılan yargılama sonucunda İstanbul 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 14/02/2013 tarihli ve 2012/1529 esas, 2013/237 sayılı kararıyla TCK’nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 51. maddesi uyarınca cezasının ertelenmesine karar verildiği ve yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre, Beyoğlu 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 09/06/2010 tarihli ve 2010/785 esas, 2010/706 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymaması sebebiyle yapılan ihbar üzerine Mahkemesince aynı dosyadan verilecek ek karar ile anılan hapis cezasının aynen infaz edilmesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde yeni esasa kaydedilerek ayrı bir mahkûmiyet hükmü kurulmasında isabet görülmemiştir." denilerek, İstanbul 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 14/02/2013 tarihli ve 2012/1529 esas, 2013/237 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
B) Konunun Değerlendirilmesi:
Hükümden sonra 6545 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen TCK"nın 191. maddesi ile aynı Kanunla 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca Mahkemece uyarlama yapılması mümkün görülerek, karar tarihi itibarıyla inceleme yapılmıştır.
Hükümlü hakkındaki Beyoğlu 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 09/06/2010 tarihli kararıyla 5560 sayılı Kanunla değişik TCK’nın 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 191/6. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına karar verildiği ancak hükümlünün tedbire aykırı davrandığının anlaşılması karşısında, hüküm tarihinde yürürlükte olan 5560 sayılı Kanunla değişik TCK’nın 191/7. maddesinde yer alan “Kişinin mahkûm olduğu ceza, tedavinin ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması halinde, infaz edilmiş sayılır; aksi takdirde, derhal infaz edilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca hükümlü hakkındaki hapis cezasının aynen infazına karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken, kesinleşmiş hüküm değiştirilip yeni bir hüküm kurularak bu kez 5560 sayılı Kanunla değişik TCK’nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 51. maddesi uyarınca cezasının ertelenmesine karar verilmesi yasaya aykırı olduğundan kanun yararına bozma talebi yerindedir.
C) Karar: Açıklanan nedenlere göre; İstanbul 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 14/02/2013 tarihli ve 2012/1529 esas, 2013/237 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanunun 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 27.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.