Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5475
Karar No: 2016/2429
Karar Tarihi: 18.04.2016

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/5475 Esas 2016/2429 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı O.. Ç..\"ın dosyaya sunduğu dilekçelerde belirttiği yerleşim yeri adresi, tebligat yapılacak şahsın bilinen en son adresi olarak kabul edilmiştir. Tebligat Kanunu'nun \"Bilinen Adreste Tebligat\" başlıklı 10. maddesine göre tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmaması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır. Kişiye önce bilinen en son adresi esas alınarak tebligat yapılmalı, adres tebligata elverişli değilse ya da tebligat yapılamazsa adres kayıt sistemindeki adresine buna ilişkin şerh de düşülerek, adres kayıt sistemi dışında başkaca adres araştırması yapılmasının gerekmeyeceği vurgulanmıştır. Mahkemece, davalı O.. Ç..\"ın bilinen en son adresi olan \"Mah. Cad. Sok. Sitesi 27 C Blok Kat:3 D:3 Ümraniye/İstanbul\" adresine normal yolla tebliğe çıkarılarak Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tebliği yapılmalıdır. Temyiz dilekçesi verilirken harca tabi ise temyiz dilekçesinin temyiz defterine kaydedilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir. HUMK'nın 434/3. maddesi ile ilgili işlem kıyasen uygulanarak temyiz istemlere ce
23. Hukuk Dairesi         2015/5475 E.  ,  2016/2429 K.
"İçtihat Metni"

Asliye Ticaret Mahkemesi

-KARAR-

1-Davalı O.. Ç.."ın dosyaya sunduğu 29.03.2011, 22.06.2011, 14.11.2011 ve 17.07.2013 havale tarihli dilekçelerinde yerleşim yeri adresi olarak " Mah. Cad. Sok. 27 C Blok Kat:3 D:3 Ümraniye/İstanbul" adresini belirtmiş olmasına rağmen, gerekçeli kararın, adı geçen davalının MERNİS adresine gönderilen tebligatın iade edilmesi üzerine Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun "Bilinen Adreste Tebligat" başlığını taşıyan 10. maddesinde; "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.
Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.
Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartiyle her yerde tebligat yapılması caizdir." düzenlemesi yer almaktadır.
Tebligat Kanunu"nun 10. maddesine eklenen ikinci fıkrasında gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. Muhatabın adresi davacı tarafından bildirilecek ve normal tebligat çıkarılacaktır. Bildirilen adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi veya başka bir adresi olması arasında fark bulunmamaktadır. Bildirilen adrese çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre çıkarılacaktır.
7201 sayılı Yasa"nın 10. maddesi ile ilgili değişikliğe ilişkin kanun gerekçesinde, kişilere getirilen adres kayıt sistemi zorunluluğu ile birlikte işleyişin kolaylaştığı dile getirilmiş, ancak yapılan yeni düzenlemeyle, öncelikle yine bilinen en son adrese tebligat yapılacağı, tebligatın yapılmasını isteyenin veya tebligatı çıkartan makamın bildirdiği adresin, tebligata elverişli olmadığının anlaşılması ya da bu adrese tebligat yapılamaması halinde, muhatabın 5490 sayılı Kanun"a göre adres kayıt sistemindeki adresinin bilinen en son adresi olarak kabul edileceği ve .../...
S.2

tebligatın buraya yapılacağı açıklanmış, değişiklik ile birlikte adres kayıt sistemi dışında başkaca adres araştırması yapılmasının gerekmeyeceği vurgulanmıştır.
7201 sayılı Yasa"nın 21. maddesi ile ilgili değişikliğe ilişkin kanun gerekçesinde ise, 21/1. maddeye göre bilinen en son adrese çıkartılan tebligattan sonuç alınamazsa, 10. madde gereği adres kayıt sistemindeki adres esas alınarak başkaca araştırma yapılmaksızın o adrese tebligat çıkarılacağı açıklanmıştır. Muhatap o adreste hiç oturmamış ya da adresten ayrılmış dahi olsa tebligat iade edilmeyecek, 21/2. madde gereğince işlem yapılacaktır. Bunun yapılabilmesi için de tebligatı çıkaran merciin, adresin, adres kayıt sistemindeki MERNİS adresi olduğunu tebliğ evrakında belirtmesi gerekmektedir.
Tüm bu açıklamalar doğrultusunda kişiye önce bilinen en son adresi esas alınarak Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesine göre tebligat çıkartılmalı, adres tebligata elverişli değilse ya da tebligat yapılamazsa adres kayıt sistemindeki adresine buna ilişkin şerh de düşülerek 21/2. madde uyarınca tebligat çıkartılmalıdır.
Bu durumda mahkemece, gerekçeli kararın, davalı O.. Ç.."ın bilinen en son adresi olan " Mah. Cad. Sok. Sitesi 27 C Blok Kat:3 D:3 Ümraniye/İstanbul" adresine normal yolla tebliğe çıkarılarak 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve 25.01.2012 tarih ve 28184 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun tebliği ile temyiz süresinin beklenmesi ve temyiz edilmesi halinde temyiz dilekçesinin davacı vekiline tebliğ edilerek, temyize cevap süresinin beklenmesi, temyize cevap verilmesi halinde bu dilekçenin eklenmesi,
2-Temyiz dilekçesinin verilme usulü HUMK"nın 434. maddesinde açıklanmış olup, buna göre harca tabi ise temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt ettirilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir. Temyiz defterine kayıt ettirilip, harcı alınmayan temyiz dilekçeleri bakımından çözüm getiren 21.05.1985 gün ve 1984/5 Esas, 1985/1 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, harca tabi olmasına rağmen hesap edilip, ilgilisinden alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da HUMK"nın 434/3. maddesinde öngörülen eksik harç ödenmesi ile ilgili işlemin kıyasen uygulanması ve bu durumda temyiz isteminin, temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılması gerektiği açıklanmıştır.
Somut olayda, asıl davada davalı-birleşen Kadıköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 1996/290 E. sayılı dosyasında davacılar T.. Ş.. ve M.. A.. vekili, temyiz dilekçesinde her iki davaya yönelik olarak temyiz itirazlarını ileri sürerek hem asıl dava, hem de birleşen davada verilen hükmü temyiz ettiği halde, sadece asıl davaya yönelik temyiz yoluna başvuru harcı yatırmıştır. Oysa, 03.04.2012 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği"nin 48. maddesi (06.08.2015 tarihinde yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 208. maddesi) uyarınca, süresinde temyiz kaydı yapılmış ise de; asıl ve birleşen davada ayrı ayrı temyiz yoluna başvuru harcının yatırılması gerekmektedir. Dosyada, temyiz eden taraf vekilince birleşen dava yönünden anılan temyiz yoluna başvuru harcının yatırıldığına ilişkin herhangi bir belgeye rastlanmamıştır. Birleşen dava yönünden anılan harç yatırılmışsa buna ilişkin belgenin dosya içerisine konulması, yatırılmamışsa birleşen dava yönünden temyiz yoluna başvuru harcının yatırılması için vekile HUMK"nın 434/3. maddesi uyarınca muhtıra çıkarılması, yatırılmaması halinde harcı yatırılmayan dava yönünden mahkemece aynı madde hükmü uyarınca bir karar verilmesi,
için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi