11. Hukuk Dairesi 2016/9125 E. , 2018/2093 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 04/04/2016 tarih ve 2013/127-2016/91 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici .../.... maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "..." markasını 1938"lerden günümüze taşıdığını, sütlü tatlılar olmak üzere tatlı ve benzeri yiyecekler sektöründe tanınmış kuruluşlardan olduğunu, "tatlımola" markasını da 09.06.2008 tarihinden muteber olmak üzere tescil ettirdiğini, ayrıca 2001, 2003, 2004, 2005 yıllarında "...", "... ..." ibareli markaların müvekkili adına tescil edildiğini, bu kez "... ... " markasının da tescili için başvurduğunu, başvurunun yayını üzerine davalının 102486 ve 2003/37778 numaralı markalarına dayalı itirazı ile ... ... tarafından 29. sınıfa dahil olan "konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve" ve 30. sınıfa dahil "pastacılık ve fırıncılık mamülleri, tatlılar, toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri, şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler" için çıkarılma kararı verildiğini, müvekkilin "..." ibareli markasının kullanım sonucu ayırdedicilik kazandığını, bu hususun mahkeme kararları ile de sabit olduğunu, bu markanın yanısıra seri markalar da oluşturduğunu ileri sürerek, ... ... kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, kurum kararının yerinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı vekili, davacının esas markasının "..." olduğunu, "..." ibaresini büyüterek bu ibareyi ön plana çıkarmak istediğini, müvekkilinin önceden tescilli 102486 sayılı "... ..." ve 2003/37778 sayılı "..." markasının olduğunu, davacının diğer markalarının müktesep hak teşkil etmeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 2008/34615 sayılı markadan çıkarılan malların davalının 2003/37778 ve 88/102486 sayılı markalarının tescil kapsamlarında da aynen yer aldığı, başvuru kapsamı dışında
tutulan emtia yönünden davacının "... ..." başvuru markasıyla davalının "... ..." ve "..." ibareli markaları arasında ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik ve iltibas riski bulunduğu, davacının önceki markalarındaki ibareler ile başvuru markasındaki ibarenin birebir örtüşmediği gibi dava konusu başvuruda kapsam genişletildiğinden davacı yönünden kazanılmış hak oluşmadığı, ... ... Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2010/187 Esas sayılı dosyasının ... kararı iptali talebine ilişkin olduğundan kazanılmış hak yönünden sonuca etkili olmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 19/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.