....

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, mirasbırakan eşi........02/09/2007 tarihinde çocuksuz ölümü ile tek başına yaşamaya devam ettiğini, eşinin yeğeni ve mirasçısı olan davalı ...’in kendisini aldatarak bir takım belgeler imzalattığını, okuma yazması olmadığından belge içeriklerini anlamadan davalıya güvenerek söz konusu belgelere parmak bastığını, ancak daha sonra hile ile adına kayıtlı 101 ada 146 parsel ve 101 ada 165 parsel sayılı taşınmazların davalı adına tescil edildiğini öğrendiğini, maaş kartı da elinden alınarak dışarı atıldığını, davalı ile arasında gerçek bir satış işlemi olmayıp bedel de ödenmediğini ileri sürerek anılan taşınmazların davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini istemiş; aşamalardaki beyanında, davalının kendisine ömür boyu bakacağını söylemesi ve tapuya götürmesi üzerine imza attığını, taşınmaz devretme niyeti olmayıp para da almadığını, davalıdan maaş kartını isteyince davalının sinirlenip bakmayacağını söylediğini ifade etmiş, 18/02/2015 havale tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu 101 ada 165 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili talebini atiye bırakmış, 101 ada 146 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise miras payına karşılık gelen değer üzerinden davasını ıslah etmiştir.
Davalı, dava konusu 101 ada 165 parsel sayılı taşınmazın, Kadastro Mahkemesinin 2005/797 E. 2006/111 K. sayılı ilamı ile adına hükmen tescil edildiğini, bu taşınmazda mirasbırakan ...’in ve davacının herhangi bir hakkı bulunmadığını, dava konusu 101 ada 146 parsel sayılı taşınmazın ise mirasbırakan amcası adına kayıtlı iken çocuksuz olarak ölümü üzerine davacı ile birlikte mirasçısı olduğunu, davacının payı ile birlikte dava dışı diğer mirasçıların paylarını da geçerli bir satış işlemiyle satın alıp bedellerini ödediğini, davacının miras payını kendi isteği ve iradesiyle sattığını, hileli bir davranışın olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, dava konusu 165 parsel yönünden davanın geri alınmasına muvafakat etmemiştir.
Mahkemece; iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla,Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
....
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 8.20 .-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 10/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




....