Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/1806 Esas 2016/2404 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1806
Karar No: 2016/2404
Karar Tarihi: 14.04.2016

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/1806 Esas 2016/2404 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/1806 E.  ,  2016/2404 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    Vek. Av. ...

    Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili, davalı şirket hakkında faturaya ve çeke dayalı alacaklarının tahsili istemi ile...esas sayılı dosyasında iflas istemli icra takibine geçtiklerini, ancak borçlunun bu takibe itirazı ile takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; eldeki dava devam etmekte iken başka bir iflaslı takip nedeniyle ... sayılı ilamı ile davalı şirketin İcra ve İflas Kanunu"nun 158/2. maddesi uyarınca iflasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği, eldeki davanın konusuz kaldığı ancak dava açılmasına davalı sebebiyet verdiğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olduğu gerekçesiyle, konusuz kalan davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dava, İİK"nın 115 vd maddeleri uyarınca takipli iflas istemine ilişkin olup, yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporundan davacının davalı şirketten alacağının olduğunun belirlenmesi ve hükmün gerekçesinde davacının dava açılmasına sebebiyet vermemesi sonucu yargılama giderlerinden sorumlu olmadığı belirtilmesine rağmen hüküm yerinde davacı aleyhinde yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilerek gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturularak HMK"nın 297. maddesine aykırı davranılması doğru olmamış, hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
    2-Kabule göre de; mahkemece yargılama aşamasında davalı şirketin başka bir davada iflasına dair verilen kararın kesinleştiği ve eldeki davanın konusuz kaldığı belirtilmesine rağmen konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esasını ilgilendirir şekilde davanın reddine karar verilmesi de doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.