7. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1605 Karar No: 2020/19666 Karar Tarihi: 24.12.2020
5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/1605 Esas 2020/19666 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar, temyiz edilmiştir. Kararda, sanığın 5607 sayılı Kanuna muhalefetten suçlu bulunarak hüküm giydiği belirtilmiştir. Ancak, yapılan incelemede, sanık lehine yeni bir yasa düzenlemesi olduğu ve etkin pişmanlık uygulamasının da olanaklı hale geldiği belirtilmiştir. Bu nedenle, ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması gerektiği ve uygulama yapma görevinin yerel mahkemeye ait olduğu ifade edilmiştir. Kararda ayrıca, sanık hakkında uygulanan cezanın temel cezanın belirlenmesinden sonra, ilgili yasa gereği indirilmesi gerektiği hükmedildiği, ancak bu indirim yapılmadan hüküm tesis edildiği belirtilmiştir. Ayrıca, katılan kurum için hükmedilen vekalet ücretinin maktu yerine dilekçe yazım ücreti olarak hükmedilmesi de bozma sebebi olarak kabul edilmiştir. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri şunlardır: 5607 sayılı Kanunun 3/22. maddesi, 5/2. maddesi, 3/18-son cümle ve 3/5. maddesi, 3/10. madde ve fıkrası; 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi; 7242 sayılı Kanunun 61. ve 63. maddeleri; geçici 12. maddenin 2. fıkrası; 6545 sayılı Kanunun 89.
7. Ceza Dairesi 2018/1605 E. , 2020/19666 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet HÜKÜM: Hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Katılan ... İdaresi vekilinin temyizinin münhasıran vekalet ücretine yönelik olduğu gözetilerek yapılan incelemede; Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, Kabule göre de; 1. Sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra, aynı Yasanın 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi, 2. Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan kurum Gümrük İdaresi lehine maktu vekalet ücreti yerine dilekçe yazım ücretine hükmolunması, Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekili ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca bozma nedenleri dışında sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 24/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.