10. Ceza Dairesi Esas No: 2019/3804 Karar No: 2019/9200 Karar Tarihi: 27.12.2019
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/3804 Esas 2019/9200 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul 40. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık hakkındaki uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan ve bu tedbirin infazı sırasında yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam edilerek mahkumiyet kararı verildiği belirtilmiştir. Kararda, sanığın daha önce aynı suçtan dolayı tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmadığına dair kayıtların bulunduğu ifade edilmiştir. Bu nedenle, TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmadığı belirtilerek, TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası değil, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi uygulanmıştır. Mahkeme kararında, yargılama sürecinde işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmaların delillerle birlikte tartışıldığı ve eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı belirtilmiştir. Kararda, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun davranıldığı vurgulanmıştır. Kanun maddeleri açısından, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının 1. cümlesi
10. Ceza Dairesi 2019/3804 E. , 2019/9200 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : İSTANBUL 40. Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Adli sicil kayıtları ve UYAP üzerinden yapılan araştırmada, sanık hakkında, bu suç tarihinden önce, aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle verilip kesinleşmiş ve suç tarihinde infaz edilmekte olan herhangi bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin bulunmadığı anlaşıldığından, hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmaması nedeniyle, bu suçtan dolayı ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan ve bu tedbirin infazı sırasında yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam olunarak hüküm kurulmuş olması, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun olduğundan, bu husus dikkate alınarak yapılan incelemede; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı gözetilerek, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının 1. cümlesinin uygulanmasının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 27.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.