5607 sayılı Yasaya Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/14042 Esas 2020/13943 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/14042
Karar No: 2020/13943
Karar Tarihi: 05.11.2020

5607 sayılı Yasaya Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/14042 Esas 2020/13943 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2019/14042 E.  ,  2020/13943 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet, Nakil Vasıtasının İadesi

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    63 VA 985 plakalı nakil aracının, araç takyidat belgesine göre kayden maliki olarak ... olarak gözüküyor ise de dosyada bulunan araç satış sözleşmesine göre 05/09/2013 tarihinde aracın Mehmet Döşoğlu"na satılmış olması karşısında, Özbenek Oto Galeri sahibi Mehmet Kılıç ve Ahmet Benek ve aracın kayden maliki olan Mehmet Döşoğlu isimli kişi dinlenilerek konuya ilişkin beyanı alınıp, suç tarihi ve öncesinde dava konusu aracın fiilen kim tarafından kullanıldığının belirlenmesi ile tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle aracın iyi niyetli üçüncü kişiye ait olup olmadığı belirlenerek müsaderesi ya da iadesine karar verilmesi yerine eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun"un 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    Kabule göre de;
    1-Sanığa verilen adli para cezalarının ödenmemesi durumunda, ödenmeyen kısmın hapis cezasına çevrilip bir günü 2 saatten olmak üzere kamuya yararlı işte çalışmasına karar verileceğinin ihtarına karar verilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması,

    2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 05/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.