15. Ceza Dairesi 2019/4010 E. , 2020/11590 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- TCK"nın 158/1-d, 62, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
2- TCK"nın 204/1, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hükmolunan ceza miktarlarına nazaran, sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Prefabrik ev yapımı işi ile uğraşan sanığın, katılana yaptığı iş karşılığında aralarında yaptıkları sözleşmeye istinaden katılandan alacağına mahsuben aldığı 19/05/2010 tanzim tarihli 27/09/2010 vadeli 2.000 TL bedelli bono üzerindeki miktar kısmına “3”, yazı kısmına ise “otuz” ilavesi yaparak 32.000 TL bedelli hale getirmek suretiyle tahrifatta bulunduğu bono ile ilgili olarak katılan aleyhine icra takibinde bulunduğu, katılanın imzaya ve borca itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, böylelikle sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda;
1- Sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmüne ilişkin sanık müdafiinin temyiz talebinin incelemesinde:
Her ne kadar sanık savunmalarında üzerine atılı suçu işlemediğini belirtmişse de; katılanın aşamalardaki istikrar arz eden beyanları, tanıkların anlatımları, Manavgat İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2009/490 Esas sayılı dosyasından alınan 18/04/2011 tarihli bilirkişi raporunda; söz konusu senedin ilk yazımı esnasında rakamla değer belirten hanesinde 2.000 içerikli rakamların yazıyla değer belirten hanesinde "ikibin" içerikli yazıların bulunduğu daha sonra benzer nitelikteki mürekkepli bir kalemle rakam değer gösteren hanedeki rakamların sol baş tarafına "3" rakamının, yazıyla değer gösteren hanesindeki yazıların sol baş tarafına "Otuz" yazısının ilave yazım yoluyla yazılması suretiyle senedin değer belirten hanelerinin tahrifen mevcut duruma getirildiği yönünde görüş ve kanaatin bildirilmesi ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sanığın resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin suçun sabit olmadığı, delillerin takdirinde hataya düşüldüğü gerekçesine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2- Sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmüne ilişkin sanık müdafiinin temyiz talebinin incelemesinde: kurulan hükme ilişen temyiz itirazlarına gelince:
Sanık savunmaları, katılan beyanları, tanıkların anlatımları, Manavgat İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2009/490 Esas sayılı dosyası ve dosya kapsamına göre; sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden, mahkeme tarafından 5237 sayılı TCK’nın 158/1-d maddesi gereğince belirlenen 3 yıl 6 hapis üzerinden TCK’nın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılması neticesinde, sonuç hapis cezasının 2 yıl 11 ay hapis cezası hesap edilmesi gerekirken, hesap hatası yapılmak suretiyle sonuç olarak 3 yıl hapis cezasına hükmolunmak suretiyle fazla ceza tayini
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasının 62. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan “3 yıl hapis cezası” ibaresinin çıkarılarak yerine “2 yıl 11 ay hapis cezası” yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.