Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9788
Karar No: 2018/2069
Karar Tarihi: 19.03.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/9788 Esas 2018/2069 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/9788 E.  ,  2018/2069 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... ... FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada ... ... Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 31/05/2016 tarih ve 2014/120-2016/99 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, taraflar arasındaki anlaşma üzerine müvekkilince oluşturulan "..." isimli karikatürün davalı belediye tarafından yayınlanan "... ..." dergisinde iki sayı yayınlandığını, bundan sonra taraflar arasındaki bağlantının koptuğunu, müvekkilinin derginin sona erdiğini düşündüğünü, bu karakterin müvekkiline ait olduğunu, davalı belediyenin karikatür üzerinde bir mali hakkı olmaksızın karikatürü, eserin hususiyetini ve orjinalliğini de bozacak şekilde aynı dergide yayınlamaya devam ettiğini, ayrıca karakterin işlenerek maskotunun, peluş oyuncaklarının, animasyon filmlerinin yapıldığını, "..." ve kadın karakter olarak eklenen "...iye" karakterinin davalıya ait dergide, internet sitesinde, not defterleri üzerinde ve çeşitli kanallarda yayınlandığını, maskotların tanıtım faaliyetlerinde kullanıldığını, tüm bu kullanımlarda müvekkilinin eser sahibi olduğunun belirtilmediğini, eser üzerinde hak sahibi olan müvekkilinin çoğaltma, yayma, işleme, temsil, umuma iletim, manevi haklarının ihlal edildiğini ileri sürerek anılan her bir hakkın ihlali için ..."in 68. maddesi kapsamında şimdilik ....000 TL maddi tazminatın, ....000 TL manevi tazminatın tahsilini, ..."in 45/4. maddesi uyarınca derginin basım adedi gözetilerek mahkemece belirlenecek pay miktarının ödenmesini, tecavüzün ref"ini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, ....03.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 130.000 TL"ye çıkarmıştır.
    Davalı vekili, davacının, ... ... Dergisinin ilk üç sayısında derginin metin yazarı ile birlikte çalıştığını, hizmet alımının davacının kendisinden değil dava dışı ... ... Org. Ltd. Şti."nden yapıldığını, anılan derginin ilköğretim okullarındaki ...lar için çıkarılıp ücretsiz olduğunu, ticari amaç güdülmediğini, "..." karakterinin yeniden çizilerek davacının karakterinden farklılaştırıldığını, davacının çizdiği karakterin maskot olarak, anahtarlık üzerinde ve internet sitesinde kullanılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından oluşturulan "..." isimli karikatür karakterinin ... kapsamında eser niteliği taşıdığı, sunulan tarihsiz sözleşmede bu karakter için dergi başına ....500 TL ödeme yapılacağının belirtildiği, davacının, bu karaktere dayalı haklarını davalıya devretmediği, "... ..." isimli derginin .... ve devamı sayılarında davacıya ait karakterin davalı tarafından davacının ismi belirtilmeksizin ve izinsiz kullanıldığı, yine davacıya ait karakterin sonradan değiştirildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının ..."ten kaynaklanan haklarına tecavüzün tespit ve ref"ine, davacı eserinin, davalı tarafından kullanımının engellenmesine, dijital ortamdaki dergilerde eser sahibi bilgisinin eklenmesine, 130.000 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Türkiye Cumhuriyeti Anayasası yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. Gerek mülga 1086 sayılı HUMK 382 ve devamı maddelerinde gerekse yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"nin 294 ve devamı maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca hükme bağlanmıştır. Yargılamanın açık bir şekilde yapılması ve tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi ilke olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle hükmün açık, anlaşılır ve şüpheye yer vermeyecek şekilde infazı kabil olarak kurulması ve de en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın kısa karara uygun bulunması gerekir. Aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş ve mahkeme kararlarına duyulan güven sarsılmış olacaktır. Kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki olmaması gerektiği gibi gerekçe ile hüküm fıkrası arasında da çelişki bulunmaması yasal bir zorunluluk olup, HMK"nin 298/.... maddesinde gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı düzenlenmiştir. Kararların bu hususlara aykırı oluşturulması mahkeme kararlarına duyulan güveni sarsacağı gibi verilen kararların hukuki denetiminin yapılmasını da olanaksız kılmaktadır.
    Somut olayda, mahkemece tefhim edilen kısa kararın 4. paragrafında "140.000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine" dair hüküm tesis edildiği halde, gerekçeli kararın hüküm bölümünün 4. paragrafında "130.000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine" dair karar oluşturulmuştur. Bu durumda duruşmada tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkrası arasında çelişki doğmuş olup, kararın bu nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    ...- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (...) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 19/03/2018 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    (M)


    KARŞIOY

    Mahkemece, tahkikat sonucunda verilen kısa kararda maddi tazminat miktarının 140.000 TL olarak belirtilmiş bulunması açık bir tapaj hatası niteliğinde olup HMK"nın 304. maddesi çerçevesinde maddi bir hata olarak nitelendirilebilecek bu yanlışlık, bizzat davacı yan vekilinin talebi de gözetilmek ve hükmün gerekçesinde bu hususa değinilmek suretiyle, gerekçeli kararda düzeltilmiştir. Davalı yanca, gerekçeli kararda yapılan bu düzeltmeye yönelik bir temyiz itirazı ileri sürülmemektedir.
    Bu durumda, Dairemizin kısa karar-gerekçeli karar çelişkisine değinen bozma gerekçesine katılamıyorum. Davalı vekilinin esasa yönelik temyiz itirazları incelenmek suretiyle bir karar verilmesi gerektiği inancındayım.

    Üye




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi