(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2017/3227 E. , 2021/2741 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, Eleşkirt İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 93 parsel sayılı 5.097,82 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, vergi kaydı, satınalma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, 1/6 payla ..., 1/6 payla ... ve 4/6 payla ... ... adlarına tespit edilmiştir. Davacı ..., satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın komisyon tutanağı gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ..., çekişmeli 101 ada 93 parsel sayılı taşınmazın zilyetlik devir sözleşmesi ile ... tarafından kardeşi ...’a satıldığını, kardeşinin bu taşınmazın ½ payını kendisine hibe ettiğini, satış tarihinden bu yana kendileri tarafından kullanıldığını belirterek, taşınmazın adına tescil istemiyle dava açmıştır. Davalı ... ..., dava konusu taşınmazların muris ... "den intikal eden taşınmazlar olduğunu, taksim edilmediğini, ... mirasçısı Beyaz ve ...’in payını 2007 yılında noterde düzenlenen zilyetlik devir sözleşmesine istinaden kendisinin satın aldığını, her ne kadar ... taşınmazı sattığını söylemiş ise de, sadece kendi payını satabileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın evvelinde muris ...e ait olduğu, 1930 yılında ölümü ile çocukları Yusuf, Beyaz ve ... ’e intikal ettiği, mirasçılar arasında taksim yapılmadığı, her ne kadar ..., taşınmazı ...’a satmış ve ..."da 1/2 payını davacı ...’a hibe etmiş ise de, ...’ün taşınmaz üzerinde 1/3 payı bulunduğundan satışın ancak payına yönelik olabileceği, Beyaz ve ...’in ise paylarını noter satışı ile davalı ... ...’e sattığının sabit olduğu, kadastro tespitinin de bu satışlara göre yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, verilen karar dosya kapsamına uymadığı gibi, usul ve yasaya da uygun düşmemektedir. Keşifte alınan beyanlarda, dava konusu taşınmazın 1980 yılında Yusuf tarafından satışının yapıldığı, bu tarihten sonra taşınmazın davacı ve kardeşi ... tarafından kullanıldığı belirtildiği gibi, 02.10.2009 tarihli duruşmada dinlenilen ..., taşınmazı 30 yıl kadar önce kendisinin sattığını ve zilyetliğini devrettiğini, satış tarihinden itibaren bu kişiler tarafından kullandığını, davacının taşınmaz üzerine ev ve ahır yaptığını belirtmiştir. Çekişmeli taşınmaz tapusuz olup menkul mal hükmünde olduğundan, mülkiyetin zilyetliğin devri ile (teslimle) birlikte geçeceği kuşkusuz olup, taşınmazın 30 yılı aşkın bir zamandır davacı ve kardeşinin kullanımında bulunduğu ve bu kişiler lehine zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu dosya kapsamı ile sabittir.
Hal böyle olunca; çekişmeli taşınmazın 1/2 payının kardeşi ... tarafından davacıya hibe edildiği ve taşınmazı birlikte kullandıkları belirlendiğine göre, Mahkemece, davacı ...’ın payı yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.