1. Hukuk Dairesi 2017/761 E. , 2018/10047 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, tapu kaydında düzeltim isteğine ilişkindir.
Davacı, mirasbırakanı ...’nun kayden paydaşı olduğu 116 parsel ile 119 ada 3 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında hatalı olarak yazılan “.....” soyadının “....” olarak düzeltilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece; “...gerekçeli kararın delillerin tartışılması ve verilen kararın hangi nedenlerle kabul edildiğinin değerlendirilmesine ilişkin bölümünün, başka bir dava dosyasına ait değerlendirme bölümü olduğu, bu dava ile bir ilgisinin bulunmadığı...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece ‘’...Hükmün sonuç bölümünde istek sonuçlarından her biri hakkında taraflara yüklenen borç ve hakların birer birer açıkça şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde yazılması zorunludur. Mahkemece, kurulan hükmün Anayasa ve Usul Yasasının değinilen hükümlerine uygun olmadığı anlaşılmaktadır. Hâl böyle olunca; öncelikle 116 sayılı parselin dayanağı 22.12.1976 tarih ve 3415 yevmiye numaralı evrak ile 119 ada 3 sayılı parselin ilk tesis tarihinden itibaren tüm dayanak kayıtlarının getirtilmesi, davanın kabul edilmesinin gerekçelerinin kararda açıklanması ve daha sonra bir karar verilmesi gerektiği halde yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.’’ açıklmasıyla 2. defa bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak iddianın sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
./..
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Ancak, bilindiği üzere, 6100 sayılı HMK’nun (Hukuk Muhakemeleri Kanununun) 26. maddesi hükmü gereğince hakim, kural olarak tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Buna usul hukukunda taleple bağlılık ilkesi denilmektedir. Bu durumda HMK"nun 26 maddesi uyarınca çekişmeli 116 parsel sayılı taşınmazda davacının mirasbırakanı olan ...’nun payına yönelik olarak tapu kaydında düzeltim yapılacak şekilde karar verilmesi gerekirken dava dışı paydaşlardan.....payını da kapsayacak şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Ne var ki; anılan bu husus yeniden yargılamayı gerekli kılmadığından hükmün;
1.fıkrasının 2. bendindeki “....parsel numaralı 5.960,00 m2 yüzölçümlü taşınmaz ile ... 119 ada 3 parsel numaralı 7.534,02 m² yüzölçümlü taşınmazın, malik hanesinde soy ismi "..." olarak yazılı bulunan hissedar soy isminin, nüfus kaydında olduğu gibi "...." olarak DÜZELTİLMESİNE,” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine, “... İli, Merkez ilçesi, .... köyü, ... mahalle, Cilt No:1 Sayfa No:115, 116 parsel numaralı 5.960,00 m2 yüzölçümlü taşınmaz ile .... ili, Merkez ilçesi, .... köyü 119 ada 3 parsel numaralı 7.534,02 m² yüzölçümlü taşınmazın, malik hanesinde soyadı ".." olarak yazılı bulunan paydaşlardan Ahmet Kır’ın soyadının, nüfus kaydında olduğu gibi "......." olarak DÜZELTİLMESİNE,” ibaresinin yazılmasına, davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.